ZOR GÜNLER GELİP GEÇER DE.. BİZ DÜZELECEK MİYİZ?
Sibel Çıkrıkçı
21 Nisan 2020 Salı 12:34
1/2Nerden başlamalı bilmiyorum, sizlerden ayrı geçen koskoca 2 sene..
Bu yazı dertleşme şeklinde mi olmalı yoksa ülkece geçirdiğimiz son iki senenin acizane benim bakışaçımdan özeti şeklinde mi olmalı? Yazıya başladım fakat inanır mısınız hala bilmiyorum...
Kelimeleri cümleleri akışına bıraktım sonunu ben bile kestiremiyorum...
Hüzün.... son iki senemin özeti aslında; yüzleşme, acabalarımdan ve keşkelerimden tamamen kurtuluşum, hayata bakış açım, annemi kaybedişimle birlikte ilk defa büyüdüğümü hissetmem...
Sınanıyoruz evet sevdiklerimizle, zaaflarımızla, malla, para ile …
Çok öfkeli günlerim oldu, çok ağladım insanların beni anlamasını bekledim anlaşılamadığımda yine öfkelendim.
Sanırım ben eşittir Hüzün ve öfke..
Ama hep samimi hatalarımla bile dürüstçe yüzleştim, bana hata yapıldığında da samimi bir şekilde dinledim, anladım ki bu hasletlerin çok bir önemi kalmamış, şekilcilik ve meta kavramı almış başını gitmiş.
Halbuki bizler bir davaya gönül vermiştik, bu davada dünyalıkların hiçbir önemi yoktu..
Kendimi öyle aptal hissettiğim zamanlar oldu ki..
Yaz sonunda beni tanıyanlar bilir şöyle bir yorum yapmıştım; "Bu gidişat gidişat değil bir şey olacak ardından deprem olmuştu buda değil dedim, daha ağır bişey" bu yazıyı okuyup bu sözlerime şahitlik edecek kişiler olacaktır.
Yaptığım müneccimlik değildi bu dünyanın kuruluşundan itibaren ki düzeni çözmemle alakalıydı. İnsanlık çığrından çıkmıştı, adap, nizam, edep, ar hiç bir şey kalmamıştı. Eskiden insanlar hatalarından utanırdı ar ederdi. Dünya öyle bir hal almıştı ki tüm bu rezillikler sanki bir marifet yada özenilecek bir şey gibi lanse ediliyordu....
Allah biliyor ya bekliyordum onca masum kanının aktığı çatır çatır kul hakkı yenildiği namus kavramının kalmadığı edepten bi haber insanların çoğaldığı makamların mevkilerin nerden olursa olsa olsun haketmeyen insanlar tarafından yönetilmesi vs vs bu ortamda bekliyordum....
Üzüldüğüm yaş ile kurunun bir yanması...
Hayretle insanları seyrediyorum hala kalp kırabiliyorlar, hala ibret almıyorlar ölümle burun burunayken bile farkında değiller. Ölüm hep vardı. Filistin'de vardı Suriye'de vardı.. üzüldük aslında sadece üzüldük .
Sonra kendi hayatlarımıza döndük ve kavga etmeye devam ettik …
Bakıyorum herkes marketler de halbuki açlık hep vardı Afrika'da vardı üzüldük evet sadece üzüldük. Şimdi de marketlerde kaga etmeye devam ediyoruz. Kimsenin akıllandığı filan yok sadece bir bilinmezlikle alakalı ürkeklik var. Hayat onrmale dönse kaldığı yerden devam edebilecek çok insan var .Hz Hut örneğindeki gibi.. " Tövbe ettik dua et eski günlerimize dönelim." diyen halkın sözlerini unuttuğu ve helak olduğu gbi...
Bu böyle bir yazı olsun sizlerle hasret giderdiğim ve devamının geleceği bilgisini verdiğim öylesine bir yazı.
2/2
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.