YENİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI BAŞLARKEN

                2012-2013 eğitim-öğretim yılı 10 Eylül itibariyle ilkokul birinci sınıfların uyum programı nedeniyle fiilen başladı. 17 Eylül’de ise tüm sınıflarda ders başı yapılacak.

                Yeni eğitim-öğretim yılında 12 yıl zorunlu kesintili eğitimi öngören 4+4+4 olarak ifade edilen yeni eğitim sistemi 1-5 ve 9. Sınıflarda ilk kez uygulanmaya başlanacaktır. Bu sistemin yeni uygulanmaya başlaması nedeniyle bir takım sorunların da yaşanması kaçınılmaz görünmektedir.

                İlkokula başlama yaşının 66-72 ay olarak belirlenmesi nedeniyle birinci sınıfa hissedilir bir oranda ilave öğrenci katmaktadır. Yine lisenin mecburi olması nedeniyle 9. Sınıf öğrenci sayısında da ciddi bir artış oluşmaktadır. Yeni eğitim-öğretim yılında ders saatlerinin 30’dan 36’ya çıkması gibi nedenlerle (bu yıl üretilen ilave dersliklere rağmen) okullarda çok sayıda derslik ihtiyacı hissedilecektir. Bazı okullarımız bu ihtiyacı sınıf mevcutlarını arttırarak halledecektir.

                Merkezi yönetimden eğitim kurumlarına yeterli bütçe ayrılmamaktadır. Kurumlarda giderlerini Okul Aile Birlikleri vasıtasıyla velilerden bağış yöntemiyle karşılamaktadırlar. 2011-2012 eğitim-öğretim yılında köklü çözüm getirilmeden okul yöneticilerinin kayıt döneminde bağış kabul etmeleri sebebiyle inceleme ve soruşturmalara tabi tutulmaları ve bazılarının ceza alması, yöneticilerde moral ve motivasyon bozukluğuna yol açmıştır. Yeni eğitim-öğretim yılında da okulların yardımcı personel sorunları giderilememiş, kaynak problemine henüz köklü bir çözüm getirilememiştir.

                Öğretmenlerin il içi, il dışı isteğe bağlı yer değiştirmeleri ile özür grubu atamalarında yaşanan sorunlar, henüz aile bütünlüğü sağlanamamış 7 bini sınıf öğretmeni olmak üzere 11 bin öğretmen olduğunu ortaya koymaktadır. Tayin dönemlerinin kurgulanmasından önce, alan değişikliği gibi bir kısım adımların zamanında atılmaması nedeniyle normlarda yaşanan daralma, öğretmenlerin tayin taleplerinde hareket alanını daraltmıştır. Yeni eğitim-öğretim yılının aile bütünlüğü sağlanamayan öğretmenlere zehir olmaması için bir an önce aile bütünlükleri sağlanmalıdır. İl emri uygulanmalı ve il dışı isteğe bağlı atamalarda tayin olamayan öğretmenleri de rahatlatmak adına becayişin yolu açılmalıdır.

                Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni eğitim sistemini uygulayacak olan öğretmenlerde değersizlik hissini güçlendiren bazı uygulamaları, söz ve yaklaşımları ile siyasilerin inciten beyanatları, ülkenin geleceğini inşa etmesi gereken öğretmenler tarafından tehdit olarak algılanmıştır. Başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere hükümet yetkilileri bu olumsuz algıyı giderecek adımlar atmalı ve öğretmenlerin morali tekrar düzeltilmelidir.

                666 sayılı KHK ile farklı kurumlarda aynı unvanda çalışan kamu personelinin ücretlerinde ek ödeme oranları üzerinden eşitleme yapılırken, öğretmen ve öğretim elemanlarının ücretlerinde iyileştirme yapılmamış ve öğretmenler kamuda en düşük maaş alan ikinci personel seviyesine düşürülmüştür. Hükümet, öğretmen ve öğretim elemanlarına olan ‘’Ek Ödeme’’ borcunu bir an önce ödemelidir.

                Yeni Eğitim-Öğretim Yılına girerken akla gelen bu olumsuzlukları ifade ederken, takdir edilecek bazı müspet gelişmeleri de belirtmezsek haksızlık etmiş oluruz.

                Malum 28 Şubat sürecinde ölçüp biçmeden, ülke şartlarını dikkate almadan bir gecede getirilen 8 yıllık kesintisiz eğitim sistemi, ülkemiz insanını sıkıntıya sokmuştu. Halkımızın büyük teveccühünü kazanmış olan İmam-Hatip okulları kapatılmış, bu okullarda çalışan pek çok öğretmen mağdur edilip görevinden alınmıştı. Demokratik hakkını kullanıp bu yanlış uygulamalara tepki gösterip eylem yapanlar cezalandırılmıştı.

                4+4+4 olarak ifade edilen yeni eğitim sistemi ile bu yanlış düzeltilmiştir. İmam-Hatip Okullarının orta kısımları açılmıştır. Okullarımıza Kur’an-ı Kerim, Dini Bilgiler ve Siyer gibi seçmeli dersler konularak halkın isteği doğrultusunda adımlar atılmıştır.

                2012-2013 ders yılının; başta eğitim çalışanları, öğrenci, veli olmak üzere herkese huzur getirmesini temenni ediyor, ülkemizin hayrına vesile olmasını diliyorum. 

                                                                                           Abdullah YADİGAR-11/09/2012-PENDİK/İst.