“YAPAY ZEKÂ, GÜNLÜK ORTALAMA 110 DAKİKA TASARRUF SAĞLIYOR”
“Bilişim Zirvesi’25 - Bulut: The Last of a Trilogy”, bulut teknolojilerinin sunduğu sınırsız potansiyeli ve iş dünyasındaki dönüşümlerin yarattığı devrimleri, gözler önüne serdi.

07 Kasım 2025 Cuma 11:28
Çeyrek asrı aşkın süredir bilişim dünyasını bir araya getiren Bilişim Zirvesi, 2025 üçlemesinin son halkası olan “Bilişim Zirvesi’25-Bulut: The Last of a Trilogy” etkinliğini başarıyla gerçekleştirdi. Bini aşkın sektör profesyonelinin katıldığı, sadece ‘Bulut Teknolojileri’ne odaklanan zirve, sektör gündemini, en güncel trendleri, yenilikçi çözümleri ve çığır açan inovasyonları iş dünyası ile buluşturdu. Zirvenin ana konuşmacısı Adecco SVP & Head of EEMEA Mayank Patel, yapay zekâ odağında yaptıkları araştırmadaki Türkiye’ye özel veriler paylaştı.
Bilişim Zirvesi’25 üçlemesinin son halkası olan “Bulut: The Last of a Trilogy” etkinliği, teknoloji ve bilişim dünyasının geleceğine bir kez daha yön verdi. Bini aşkın sektör profesyonelini ağırlayan zirvede bulut teknolojileri, iş süreçlerinden sürdürülebilirliğe kadar her açıdan ele alındı. Bulutun dönüştürücü etkisi ortaya konurken, ilham verici konuşmalar büyük ilgi gördü.
Bilişim Zirvesi’26’nın mottosu “Yapay Dünya’nın Dopamini” olacak!
Bilişim Zirvesi’25’in açılış konuşmasını yaparak etkinliği başlatan BThaber Başkan Yardımcısı Neslihan Aksun konuşmasında “Bugün burada yaşadığımız çağın mimarisini yeniden yorumluyor ve Yeşil Safir taşı gibi özel bir taşla taçlandırıyoruz. Safir, asaleti ve kalıcılığı simgelerken yeşil tonu ise doğayla uyumu, sürdürülebilirliği, dönüşümü ifade ediyor. Bulut artık yalnızca veri depolamak değildir. Bulut; düşünceye hız verir, sınırları yıkar, kurumları yeniden şekillendirir. Bulut; veriyi dolaşıma sokar, yapay zekâyı besler, güvenliği yeniden tanımlar. Bugün, iş yapma biçimimizi, kurum stratejilerimizi, sürdürülebilirliği yeniden yazan bir bulut çağına merhaba” dedi.
Konuşmasında gelecek yılın temasını da açıklayan Aksun, “Bilişim Zirvesi’26’nın mottosu “Yapay Dünya’nın Dopamini” olacak. Teknoloji insanlığın yeni dopamini oluyor; bir yandan dönüştürüyor, diğer yandan büyülüyor. Her yeni buluş, her yeni algoritma beynimizin ödül merkezine bir sinyal gönderiyor: devam et, daha fazlası var. Ama biliyoruz ki bu dopamin etkisi, dengeyi unuttuğumuzda bizi kendi yarattığımız yapay dünyanın içine hapsedebilir. Önümüzdeki yıl; yapay zekâdan buluta, siber güvenlikten analitiğe, sürdürülebilir dijital dönüşüme kadar her başlıkta aynı dengeyi arayacağız” dedi.

Türkiye, Avrupa, Asya ve Orta Doğu’nun dönüşümünün kalbinde yer alıyor
“Yapay Zekâ Çağında Liderlik: İş Gücünü Geleceğe Hazırlamak İçin Yetenek Stratejilerini Yeniden Tasarlamak” başlıklı sunumunu yapan zirvenin ana konuşmacısı Adecco SVP & Head of EEMEA Mayank Patel, yapay zekânın iş gücü üzerindeki etkilerine ve dönüşen liderlik anlayışına dair önemli öngörüler paylaştı. Patel, sunumunda “Yapay Zekâ artık her yönetim kurulunun gündeminde, ancak birçok şirket bu dönüşümün iş gücü üzerindeki etkisini nasıl yöneteceğini tam olarak bilmiyor. Türkiye, Avrupa, Asya ve Orta Doğu’nun dönüşümünün kalbinde yer alıyor. Genç ve teknolojiye yatkın nüfusuyla dünyanın en dinamik iş gücüne sahip ülkelerinden biri. Üstelik Türkiye, bu dönüşümün sadece bir parçası değil; yapay zekâ mimarisini hayata geçirmeye başlayan öncü ülkelerden biri.
Yapay Zekâ, günlük ortalama 110 dakika tasarruf sağlıyor, şirketlerin sadece %43’ü etkisini ölçüyor
Tahminlere göre 2025 yılına kadar Türkiye’nin GSYİH’sinin %5’i yapay zekâdan gelecek. Geleceğin Küresel İş Gücü Raporu 2025’te Türkiye’ye özel veriler saptadık. Bu çalışma, 500’den fazla üst düzey yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirildi. Sonuçlara göre, Türkiye’de yapay zekâya dair iyimserliği oldukça yüksek. Katılımcıların %78’i yapay zekânın daha fazla iş yaratacağına inanıyor.
İnsanlar, AI destekli bir dünyada bile “işimin amacı ne?” diye sorguluyor. %76’sı yapay zekâ ajanlarının bir yıl içerisinde iş akışlarına entegre edileceğini öngörüyor. Ancak yüzde 36’sı işin yeniden tasarlanmasına katılıyor. Liderlerin önündeki en büyük zorluklardan biri: Verimlilik ile insan etkisi arasındaki dengeyi kurmak. Yapay Zekâ, günlük ortalama 110 dakika tasarruf sağlıyor. Ancak şirketlerin sadece %43’ü bunun etkisini ölçüyor. %42’si de veri üzerindeki kontrolünü artırmak istiyor.
Küresel ölçekte 37.000’den fazla kişiyi kapsayan araştırmamızda, %78’i yapay zekânın daha fazla iş yarattığını, %53’ü çalışanların anlamlı iş istediğini ve %76’sı yapay zekânın iş gücüne entegre olacağını söylüyor. Yani çalışanlar değişime karşı değil, yeniliğe katkı sağlamak istiyor. Bugün her organizasyonun önündeki en önemli konu: İnsanları yeniden eğitmek ve becerilerini güncellemek. Çünkü geleceğin işi, insan ile makine arasında seçim yapmak değil; amacı merkeze alan bir yapay zekâ yaklaşımıyla liderlik etmektir. dedi.

BThaber Başkanı Murat Göçe’nin yönettiği “Bulutun Gücüyle Şekillenen Stratejik Zekâ: 2030’un Altyapısını Kurmak” başlıklı ana panelde Zeren Group CIO’su Mehmet Ufuk Dokuzluoğlu, Huawei Cloud Satış ve İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Onur Karahayıt ve Ajet CISO’su Timur Kadızade katılımcılara bulut ile ilgili farklı bakış açıları kazandırdı.
Bulutu stratejik zekâ katmanı olarak ele almalıyız!
BThaber Başkanı Murat Göçe konuşmasına şu sözlerle başladı: “2030’a giderken bizi bekleyen gerçek şu: Bulutu sadece bir teknoloji olarak değil, stratejik bir zekâ katmanı olarak ele almak zorundayız. Bugün dijital dönüşümün her aşaması, bulutun omzunda yükseliyor. Yapay zekâ modellerinin öğrenmesi, büyük verinin analiz edilmesi, güvenliğin sağlanması, IoT’nin çalışması, hatta 5G’nin verimliliği. Hepsi bulutun gücüyle mümkün. Ama asıl soru şu: Bu gücü nasıl yönetiyoruz? Kurumlarımız bu dönüşümün neresinde? Verinin serbestçe dolaştığı, yapay zekânın sürekli öğrendiği bir dünyada güvenlik, sürdürülebilirlik ve esneklik dengesini nasıl kuruyoruz? Kuruluşlar, altyapı maliyetlerini azaltırken aynı zamanda inovasyon hızını artırıyor. Fakat bu denklemin görünmeyen yüzü; insan faktörü. Çünkü her teknoloji, insanla anlam buluyor. Kurumlar, yalnızca altyapılarını değil, yetenek stratejilerini de bulut çağının gerektirdiği şekilde dönüştürmek zorundalar. Bulut teknolojileri 2030’un altyapısını nasıl şekillendirecek? Verimlilik, güvenlik ve sürdürülebilirlik üçgeninde nasıl bir denge kurulacak? Hibrit bulutun, yapay zekânın ve veri merkezlerinin birleşimi, kurumlara nasıl bir stratejik zekâ kazandıracak. Panelimizde, bu sorulara yanıt arayacağız” dedi.
Panelde yer alan Zeren Group CIO’su Mehmet Ufuk Dokuzluoğlu “Bulut teknolojisi 2000’li yılların başında başladı ve kısa sürede sadece bir altyapı hizmeti olmaktan çıkarak stratejik bilgi ve karar destek sistemlerinin temelini oluşturdu. Bu teknoloji sayesinde donanım ve altyapı yatırımlarını uzun vadeli öngörülerle planlamak mümkün hale geldi. Bulut sistemleri sayesinde artık istediğimiz teknolojiyi ihtiyacımız kadar kullanabiliyoruz; bu da hem maliyetlerde büyük avantaj sağlıyor hem de esneklik ve eşitlik getiriyor. İşin merkezinde tabi ki her zaman insan var” dedi.
Panelin diğer bir konuşmacısı Huawei Cloud Satış ve İş Geliştirme Başkan Yardımcısı Onur Karahayıt “Veri güvenliği günümüzde önemli bir konu. Verilerin yurt dışına çıkmasıyla ilgili olarak kanunlar ve düzenlemeler mevcut. Bunun yanı sıra, verilerin dışarıya aktarılmasının getirdiği fiziksel ve hukuki kısıtlamalar da söz konusu. Veri erişimi ve yönetimi konusunda netlik sağlamak, sistemlerin güvenliğini korumak açısından kritik hale geliyor. Huawei olarak Türkiye’deki veri güvenliği konusundaki endişeler ve kanunları göz önüne alarak Türkiye’de veri merkezi yatırımı yaptık. Huawei Cloud’un Türkiye’ye olan yatırımları hız kesmeden devam ediyor. Aralık ayında yeni yapay zekâ servislerinin veri merkezimizde kullanımı ile birlikte şirketler yapay zekâ odaklı inovasyonları çok daha hızlı hayata geçirebilecek.
Ajet CISO’su Timur Kadızade ise “Yapay zekâ otomasyonu ciddi şekilde kolaylaştırıyor. Örneğin; eskiden 36 saatte aldığımız bir aksiyon, artık 3-5 saniye veya 10 dakika içinde gerçekleştirilebiliyor.
Zero-day saldırıları dışında, yapay zekâ ile yapılamayacak çok fazla şey olmadığını düşünüyorum. Bu süreçler sezgisel hale geliyor ve insanlarla etkileşim genişliyor” dedi.
Ana panel sponsoru Huawei, premium sponsorlar ATP, Bizim Bulut, Eclit, Logo ile vMind’ın katkılarıyla gerçekleşen Bilişim Zirvesi’25’de sektörün öncü markalarının CEO ve CTO’ları sahne aldı. vMind CEO’su Volkan Duman, Eclit CEO’su Erdem Telci, Logo Grup CTO’su İsmail Duran, Bizim Bulut Yönetim Kurulu Üyesi Mesut Ayvaz, ATP, Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Dr. Murat Aras, Mindfulness ve Şefkat Eğitmeni, Gatto Mind Kurucusu Sinem Tütenler, İşNet Kurumsal Satış Müdürü Serhat Varol, ParamTech CEO’su Bahadır Aktan, Aydem Holding CTO’su Engin Kavas, Limak Çimento IT Direktörü Ümit Ateş, I-Frame Kurucu Ortaklarından Ferhat Bulut, Link’ten Arge ve İnovasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Erhan Polat, C-Coop, Pathvisor Hülya Erginler, Acıbadem Bilgi Teknolojileri Direktörü Kemal Kaplan, Atos Satış Yöneticisi Kemal Duru, Lila Kağıt Bilgi Teknolojileri Grup Müdürü Tarkan Ateşoğlu, C-Coop Pathvisor Gökhan Süderbay ve Serra Yılmaz yer aldı.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.