ÜLKEMİZE HAYIRLI OLSUN

Otuz yıla yaklaşan gazetecilik hayatımda ilk siyasi deneyimimdi. Çevremizdeki insanların teşvikleri ve şahsımı milletvekili olarak görmek istemeleri, aday adaylığına karar vermemde etkili olan nedenlerdendi. Başkaca nedenleri de vardı kuşkusuz. Malum, gazetecilik mesleğini icra ediyoruz. Mesleğin, özellikle de yerel medyadaki sorunların neler olduğunu en iyi bilenlerden olduğuma inanıyorum. Her fırsatta bu sorunları dile getiriyor, yetkililerle paylaşıyorduk. Bunu niçin yapıyorduk? İstanbul'daki yerel medyanın gelişmesini, sağlıklı bir altyapıya kavuşmasını ve nitelikli olmasını istiyorduk. Mesleği gazetecilik olanların gazetecilik yapmasını, liyakatli isimlerin bu meslekte faaliyet göstermelerini arzuluyordum. Arzuluyordum ki, çok önem arzeden gazetecilik mesleğinin, toplumun kılcal damarlarına nüfus eden yerel gazeteciliğin, kamu denetim görevini layıkıyla yapabilmeleri için sorunlarının ivedilikle çözülmesi gerekiyordu.

İstanbul yerel medyasında istihdamının artırılmasını öngörüyorduk. Bunun için projelerimizi de hazırlamıştık. Yaklaşık 6 bin olan yerel medyadaki istihdamı 20 binlere çıkarmayı hedefliyorduk. İstihdamı artırırken, iletişim fakültesi mezunlarının işsizlik sorununa da çare olmayı planladık. Malum, ülkemizde ihtiyaçtan fazla iletişim fakültesi var ve her yıl çok sayıda mezun veriyor. Üniversiteyi bitiren bu gençlerin önemli bir kesimi, alanlarında iş bulamıyorlar. Bir çoğu farklı işlerde çalışmak zorunda kalıyordu.

Ankara’da,  TBMM çatısı altında görev  almamız durumunda yetkili bir konumda olacak ve sorunların çözümü noktasında daha etkin olacaktık.

Biz bunları düşünürken, bir yandan da sürekli hayırlısı olması için dua ediyorduk. Rabbim ülkemize kim daha iyi hizmet edecekse onların önünü açsın mealindeki duamızı tekrarlıyorduk.

AK Parti’nin ülkemiz için, İslam Coğrafyası için ne ifade ettiğini çok iyi bilenlerdeniz. AK Parti’nin ümmetin kabul olmuş duası olduğunu  idrak edecek kadar da feraset sahibiyiz. Ülkemizde daha çok uzun yıllar AK Parti’ye ihtiyaç var. Başkanlık sistemine olan ihtiyaç ta gün gibi ortadadır. Çözüm sürecinin nihayete erebilmesi, Türkiye’nin yeniden tarihteki rolünü üstlenebilmesi için ivedilikle başkanlık sistemine geçilmelidir. Halkımız, eminim ki 7 haziran seçimlerinde bu yetkiyi Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kadrolarını verecektir. Anayasayı değiştirecek çoğunlukla işbaşına getirecektir.

Aday adaylık sürecinde halkımızdan, parti teşkilatımızdan, sivil toplum kuruluşlarından, arkadaşlarımızdan, akrabalarımız ve özellikle de ailemizden destek aldık. Bu süreçte verilen destekler ve şahsıma gösterilen teveccühten ziyadesiyle memnun oldum.

Herkese, çok ama çok teşekkür ediyorum. Şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de özellikle 7 haziran seçimlerine kadar aday olan arkadaşlarımla birlikte omuz omuza çalışmalarımı sürdüreceğim.

Allah milletimize zeval vermesin. Cumhurbaşkanımızı her türlü kaza ve beladan korusun. Ömrünü hayırlı uzun eylesin. Bu büyük millete, tarihte olduğu gibi yeniden dünya Müslümanlarının liderliğini üstlenmeyi Rabbim nasip etsin.

Durmak yok yola devam.