TÜRKİYE'DE İYİYE GİDEN BİR ŞEY YOK
Bir basın bildirisi yayınlayan MHP Pendik İlçe Başkanı Erdinç Kılıç, hükümetin ülkenin gidişatıyla ilgili toz pembe tablolar çizdiğini, oysa işin hakikatinin tamamen farklı olduğunu söyledi. Kılıç, Türkiye'nin dış politikada çok başarısız olduğuna da dikk
Milliyetçi Hareket Partisi Pendik İlçe Başkanı Erdinç Kılıç, AK Parti hükümetinin 11 yıllık icraatını ve 2012 yılını değerlendiren bir basınaçıklaması yaptı.
Kılıç, açıklamasında şu görüşlere yer verdi; Türkiye AKP iktidarıyla 11. Yılına giriyor. Bu süre içinde hükümet toz pembe tablolar çizse
de gerçekte Türkiye’de iyiye giden hemen hiçbir şey yok gibidir. Geçtiğimiz yıl içinde Ülkemiz
çok çalkantılı günler yaşadı. Özellikle dış politikada son derece başarısız bir hükümetle karşı
karşıyayız. Bütün komşularımızla sorunsuz ilişkiler kuracağız diye başlayan politikalar, Türkiye’yi
tüm komşularıyla karşı karşıya getirmiş ve sorunsuz bir tek komşu bırakmadığı gibi, çok tehlikeli bir
savaşın eşiğine getirmiştir. Böyle bir savaş olduğunda Orta Doğu Bölgesinde akacak kanın tamamı
Müslümanlara ait olacak, Müslüman müslümanı kıracak ve bu işin kazananı ise Amerika ve İsrail
olacaktır. Maazallah böyle bir savaş çıktığı taktirde yıkımın ve şehitlerin vebali bu günkü hükümete ait
olacaktır.
Esnafımız perişan haldedir. AB ve IMF nin talimatlarıyla daraltılan ekonomi, ilk önce esnafı
ezmiş, dükkanlar siftahsız kapatılır hale gelmiş, piyasada para dönmez duruma gelmiştir. Dar gelirli
esnafımız bankaların kucağına atılmış, faiz kıskacındaki esnafımız ayakta kalabilmek için son çabalarını
harcamaktadır. Memurumuz işçimiz, maaşını alır almaz bankalar koşup, kredi kartı borcunu
ödedikten sonra ay başını nasıl getireceğinin hesabını yapamaz hale gelmiştir. Karşılıksız çekler ve
protestolu senetler, Cumhuriyet tarihinde hiç olmadığı kadar artarak rekor seviyelere ulaşmıştır. Bu
çaresizlik içinde çırpınan küçük esnaf, şimdi ise bu sıkıntıları yaratan hükümetin pişkince başlattığı
Vergi Daireleri ve SGK nın e-hacizleriyle boğuşmaktadır.
Sosyal devlet politikaları bir yana atılmış, dar gelirli ve asgari ücretle yaşayan insanımız açlık
sınırının da altına itilmiştir. Bu ülkede açlık sınırı 960 TL iken asgari ücretliye verilen zam, günde bir
simit parasını geçmemekte ve milyonlarca çalışanımız, aç kalmaya mahkum edilmektedir.
80 yılın birikimlerini 10 yılda elden çıkartan hükümet, ne var ne yoksa “babalar gibi” satıp
savmıştır. Hükümet her ne kadar pembe tablolar çizse de ülke ekonomisinin aslında dip yaptığını ve
en küçük bir kırılganlığa dahi tahammülü kalmadığını aklı selim sahibi herkes anlamaya başlamıştır.
Hükümetin başarısız politikalarından en çok etkilenen kesimlerden biri de köylümüzdür. Yanlış
politikalar sonucu köylerde 30 yaşının altında genç nüfus kalmamış, bunun sonucunda da ülkede
tarım ve hayvancılık bitme noktasına gelmiştir. Köylerde işsiz kalan gençlerimizin şehirlere göç
etmesi, köylerde üretimi bitirmiştir. Sonuçta Türkiye, önce hayvan ve tahıl ithal etmiş, şimdilerde
ise samanı bile dışarıdan alacak hale gelmiştir. Köylümüz, alıp geri ödeyemediği kredilerin altında
ezilmiş, köylerimizde ipoteksiz tarla, hacizsiz traktör kalmamış ve icra memurları köylerden çıkmaz
hale gelmiştir.
Geçtiğimiz yıl, terör olaylarının tavan yaptığı bir yıl olmuştur. Şehit sayısı cumhuriyet tarihinin
rekorlarını kırmış, hükümet ise PKK nın taleplerine boyun eğer duruma düşmüştür. Türkiye’nin terör
karşısındaki kararlı tutumu bu hükümet döneminde inanılmaz bir zaafa düşmüş, İmralı canisinden
medet bekler hale gelmiştir. Tarihimizde ilk defa terör örgütü direkt olarak muhatap alınmış ve
Oslo’da görüşmeler yapılmıştır.
Bu dönem içinde Pendik özeline baktığımız zaman, aynı beceriksizlik ve basiretsizliğin burada da
devam ettiğini görmekteyiz. 3000 civarında çalışanı olan Pendik Belediyesi’nin yaptığı hizmet, değil
İstanbul’un bir ilçesine, Anadolu’daki bir belde belediyesine bile yakışacak ölçüde değildir. Basit
birkaç göstermelik hizmet, Pendik İlçemizin layığı olmaktan çok uzaktır.
Belediyemizin 2013 yılı bütçesine bakıldığı zaman, önümüzdeki yılın da bundan farklı olmayacağı
açıkça görülmektedir.
Görünen odur ki belediyemiz, insan kaynağına yani halkımıza hizmet etmeyi bir yana bırakmış,
taraftarlarına ve olası seçimde kendisine hizmet edeceklere nasıl kaynak aktaracağının hesabını
yapmaktadır.
260,000,000 TL olan 2013 bütçesinde personel ve hizmet binası giderlerine 62,000,000 TL
ayıran belediyemiz, yatırımlar için 59,000,000 TL ayırabilmiştir. Bu durum, belediyemizin şişirilmiş
kadrolarının ve hantal yapısının en güzel bir ifadesidir.
İhtiyaç sahiplerine yardım amacıyla 3,700,000 TL ayırabilen belediyemiz, sırf kendi tanıtımları ve
reklamına 1,930,000 TL ayırmıştır. Bu da belediyemizin insana ve Pendik halkına değil, kendi tanıtım
ve reklamına ağırlık verdiğini ifade etmektedir.
3000 personeline rağmen dışarıdan hizmet alımları için ise 38,000,000 TL gibi büyük bir parayı
ayıran belediyemiz, aslında bu parayı yandaşlarına ve önümüzdeki seçimin finansmanına tahsis etmiş
durumdadır.
Daha da acısı, başıboş hayvanların toplatılmasına 125.000 TL ayıran belediyemiz, spor kulüplerine
yardım için ancak 50.000. TL ayırabilmiş ve böylece gençliğe ve spora verdiği değeri ortaya
koymuştur.
Bu karamsar tabloların ışığında 2013 yılının da gerek ülke bazında ve gerekse Pendik özelinde
geçtiğimiz yıllardan daha iyi olacağını söylemek mümkün görünmemektedir.
Bu yorgun hükümetten ve bu hantal belediyeden kurtuluşun reçetesi Milliyetçi Harekettir.
Söylenecek çok sözümüz ve bu gidişe dur diyecek irademiz fazlasıyla vardır.
Her şeye rağmen Tüm Türk Milletine önümüzdeki yılın iyilikler getirmesini diliyor, bu vesileyle
Pendik Halkının da yeni yılını kutluyorum.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.