08 Eylül 2024
  • İstanbul21°C
  • Ankara20°C

TÜRK VATANDAŞI OLMAKTAN GURUR DUYACAĞIZ

Ümit Kahyaoğlu

Allah’a sonsuzca kez Hamd olsun.
Cennet vatanımız, Türkiyemiz yeni bir dirilişin arefesinde.
Osmanlı’nın rolünü alacağımız günlerin ayak seslerini duymaya başladık.
İslam Alemi’ne yeniden baş olmak ve ağabeyilik yapmak gibi bir misyona bir kez daha kavuşacak olmanın mutluluğunu iliklerimize kadar yaşıyoruz.
21. yüzyılın Türk yüzyılı olacağı haykırışlarının pratikte yer aldığını görmenin hazzını duyuyoruz.
Cumhuriyetin 100. yılında Yeniden Büyük Türkiye ruhunun hayat bulacak olmasının neşesini hissediyoruz.
Nedir Türkiye’yi bugünlere getiren güç? Daha düne kadar krizlerle boğuşan ve batılıların “hasta adam” sözüne muhattap olan ülkemize ne oldu da bugünlere geldik, yarınlar adına böylesine umutlu ve iddialı konuşabiliyoruz.
Bir sihirli değnek mi dokundu, şişeden cin mi çıktı ki böylesine ümit var olduk.
Elbetteki hiç birisi değil!
Kendimize geldik, kendimiz olmaya başladık ve özümüze döndük (dönüyoruz).
Ülkemizin ipleri önceden birilerinin elindeydi, istedikleri gibi oynatıyor, onlar çalıp, onlar söylüyorlardı.
Biz ise söyleneni yapıyor, talimatların dışarısına çıkamıyorduk. Biraz sesimizi yükseltip, biraz itiraz ettiğimizde; şiddetli tehditlere, bedel ödetmelere maruz kalıyor, yeniden sezsizliğe mahkum ediliyorduk.
Başımızı yerden kaldırmıyorlardı, kaldıramıyorduk.
Allah’a sonsuzca kez hamd olsun; Kabus günlerini geride bırakıyoruz.
Karanlık sona eriyor, şafağı görmeye başladık, aydınlık ise artık çok yakınımızda.
İpler artık bizim elimizde; Biz oynatıyoruz, biz çalıyor ve söylüyoruz.
Siz bakmayın son günlerde artan terör hadiselerine, verdiğimiz şehitlere.
Bunlar, doğum sancısıdır. Türkiyemiz yeni bir doğumun sancılarını ve sıkıntılarını yaşamaktadır.
Terörü destekleyen dış güçler, son kurşunlarını atıyorlar. Nafile çırpınıyorlar.
Türkiye’nin yükselişini engellemek adına, ellerinden geleni ardına koymuyorlar.
Ancak şunu unutuyorlar; Türkiye artık onların bildiği Türkiye değil.
Her alanda, inanılmaz bir sıçrama yapan Türkiye var karşılarında.
Türküyle, kürdüyle, tüm etnik gruplarıyla el ele vermiş, kenetlenmiş bir millet var.
Güçlü bir iktidar, güçlü sivil toplum ve güçlü cemaat var.
Bilgili, donanımlı ve şuurlu bir gençlik geliyor.
Yarınlarımızı teslim edeceğimiz, teslim ettiğimizde de endişe etmeyeceğimiz pırıl pırıl bir kuşak, görev almak için hazır bekliyor.
Bizimle birlikte tüm İslam Alemi’de bekliyor, sabırla.
Öyle bir millet ki, yalnızca kendine değil, dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerine, mazlumlara, ezilmişlere, sömürülenlere yardım için seferber oluyor.
Anadan, evlad-u yardan vazgeçip gönül köprüleri kuran binlerce adanmış ruh.
Binlerce eli öpülesi güzel insan.
Milyonların duasını alan bir başbakan, ülkesi adına, İslam Alemi adına gurbette çile çeken muhterem gönül adamı.
Mısırlı bir alim, bir işadamı arkadaşımıza şunları söylüyor; “ Siz hiç merak etmeyin, Allah’ın izniyle sizin de, başbakanınızın da sırtı yere gelmez.”
- Niçin?
“Bizler, Mısırlı din alimleri, her namazdan sonra size ve başbakanınıza dua ediyoruz. Bizimle birlikte tüm İslam Alemi’nin alimleri de Recep Tayyip Erdoğan’a dua ediyor.”
Başka söze hacet var

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.