SAVUNMADAN TAARRUZA!

Ülkemiz uzunca bir süredir çok uluslu gücün ( ABD, İngiltere, Almanya, İsrail ve diğer batı ülkeleri) taarruzu altındadır. Dış politika uzmanları bu taarruzun adını; lafı eğip bükmeden ve dolandırmadan 'savaş' olarak koyuyorlar. Evet, Türkiye savaşı yaşıyor, çok uluslu gücün maşaları, Fetö, daeş, pyd, ypg ve pyd eliyle yürüttüğü bu üstü örtülü savaşta, sadece son bir yılda yüzlerce şehit verdik. Gün geçmiyor ki ülkemizin değişik yerlerinde bir terör hadisesi olmasın, canlı bombalar patlamasın. Son olarak Gaziantep'te çocuk yaştaki bir canlı bombanın düğün salonunda kendisini patlatmasıyla çoğunluğu çocuk olmak üzere 53 masum vatandaşımızı kaybettik.

Pyd ve Ypg ABD'nin açık desteğiyle Suriye sınırımızda tüm itirazlarımıza ve karşı çıkmamıza rağmen adeta bir koridor örüyor. Güney sınırımızı kuşatma altına alarak, İslam Coğrafyası'yla aramıza engel koymaya çalışıyorlar ve bu uğurda da herşeyi mübah görüyorlar.

Türkiye'yi terörle, fetö darbe girişimiyle oyalayıp, işi oldu bittiye getirerek, bir kürt devleti kurmanın hesaplarını yapıyorlar. Hemde NATO müttefiği olan, stratejik ortak olarak kabul ettikleri ülkemize karşı.

Türkiye'yi terörle korkutmaya ve yıldırmaya çalışıyorlar.

15 Temmuz gecesi  Fetullahçı Terör Örgütü'nün darbe girişimini başarıyla atlatan ve içindeki ayrık otlarını hızla temizleyen Türkiye, millilik anlamında her geçen gün önemli mesafeler katediyor. Bizden gibi görünen ancak bu vatana ihanet eden hainler bir bir yakalanarak kodese tıkılıyor. Temizlik en hassas kurumlar olan yargıda, emniyette, askeriyede ve en önemlisi de istihbarat kuruluşlarında yapılıyor. 

Hainler temizlendikçe, hastalıklı 'ur'lara neşter vuruldukça bünye daha da güçleniyor ve doğru adımlar atılmaya başlanıyor. Bu kadar hainin, bu kadar ihanetin içerisinde bu ülke nasıl ayakta kaldı, nasıl bu kadar büyüye bildi, nasıl yıkılmadı? Bu ayrı bir yazı konusu. Cenab-ı Hakk'ın lütfudur ez cümle.

Devam edelim;

Doğru adımlar atılıyor dedik, bu adımlardan ilki 22 Ağustos akşamında Cerablus ve Münbiç'te konuşlu bulunan terör örgütleri deaş ve Pyd'ye karşı gerçekleştirildi. Her iki terör örgütünün mevzileri obüslerle yerle bir edildi ve terörist unsurlar bölgeden hızla uzaklaştı.

Türkiye'nin taarruzu bundan sonra da devam edecektir ve daha uzun mesafelerde taşeronların ipini ellerinde tutan üst akla kadar bu operasyonlar uzayacaktır.

ABD'nin ısrarla karşı çıkmasına rağmen Türkiye, bütün riskleri de göze alarak PYD mevzilerini yoğun top ateşine tutmuştur. Bu anlamdaki taarruz hiç şüpheniz olmasın bölge pisliklerden temizlenenen kadar ve Türkiye'nin istekleri kabul edilene kadar devam edecektir.

Şer güçler artık karşılarında eski Türkiye'yi bulamayacaklardır, topraklarımızda gerçekleştirdikleri katliamlara karşı en ağır cevabı misliyle alacaklardır.

Millet olarak şimdiye kadar çok bedel ödedik, artık bedel ödetme vaktidir.

Gazamız mübarek olsun.