22 Kasım 2024
  • İstanbul14°C
  • Ankara15°C

KAÇ ÖĞRETMENİ GÖZDEN ÇIKARDINIZ?

Talat Yavuz

13 Nisan 2021 Salı 13:18

Sağlık Bakanı; “İstanbul’da Mart başına göre vaka sayıları yaklaşık on kat arttı. Ülkemizdeki vakaların yaklaşık yüzde kırkı İstanbul’da, İstanbul’un durumu ülkemizin durumunu belirliyor. İstanbul’u koruyabilirsek, ülkemizi de koruyabileceğiz.” diyor.
Milli Eğitim Bakanı; “Ramazan boyunca bazı izleme ve değerlendirme çalışmaları yapacağız ve bunun sonucunda da restoranlarla, kafelerle ilgili de durumda bir değişiklik olacağı için, okulların tek başına nasıl bir etki oluşturacağına dair de bir fikrimiz olmuş olacak.” diyor.
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü; “İstanbul’da süreç kontrollü bir şekilde devam ediyor. Yeni bir karar almamız gerektiğini gösteren herhangi bir veri şu an ulaşmadı. Süreci hep birlikte hassasiyetle izliyoruz. Okulları kapatmak en son çare olarak düşünülmeli, çünkü çocuklarımızın okuldan kopmaları belki onaramayacağımız birçok problemlere de neden olabilir.” diyor.
Son üç haftadır okullarda vaka sayıları artıyor, devam eden öğrenci sayısı azalıyor. Kapanan ve çevrimiçi eğitime geçen sınıflar bir hayli fazla. Veliler dilekçe vererek çocuklarını ve kendilerini korumaya çalışıyor. Sadece sosyal medyadan bilgilerini paylaşan, helallik dileyen öğretmen sayısı bile durumun ciddiyetini anlatmaya yetiyor.
Cumhurbaşkanımızın; “Amacımız, ülkemizi Ramazan ayında genel olarak dinlendirerek, bayram sonrasındaki güzel günler için hazırlamaktır.” dediği; Sağlık Bakanının İstanbul’a dair çarpıcı verileri açıkladığı, aşı temininde sıkıntı yaşandığı ve futbolculara, turizmcilere öncelik verildiği halde öğretmenlere aşı önceliği verilmediği bir dönemde, her türlü riske rağmen okulları açık tutma çabasını anlamakta zorlanıyoruz.
Milli Eğitim Bakanının bir televizyon programında söylediği yukarıdaki cümlelerine bir öğretmen arkadaşımız; “Sayın Bakanımız, Ramazan’da öğretmenlerin test niyetine kobay olarak kullanılacağını ifade ediyor, keşke aşı olsaydık da öyle deneselerdi.” diyerek tepki gösteriyor.
“Yeni bir karar almamız gerektiğini gösteren” fazlasıyla veri var. Veri size ulaşmayacak, siz veriye ulaşacaksınız. “Veriye dayalı yönetim” anlayışınız nerede kaldı? Bütün ilçelerdeki pozitif olan öğretmen ve öğrenci sayıları masanızdayken, hangi veriyi kimden bekliyorsunuz, merak ediyorum. Söz konusu olan insan hayatıdır, unutmayalım.
Dünya genelinde aşı temininde sıkıntı yaşanıyor bunu anlayabiliyoruz, ancak öğretmenlere aşı önceliği verilmemesini anlamıyoruz, anlayamıyoruz. Eğitimi yönetenlerin sergiledikleri tavrı ise hiç anlamıyoruz. Bari bu salgın döneminde olsun, çocuk masumiyeti ve öğretmenlik mesleğinin saygınlığı kullanılmasın, yaşanan sıkıntılar perdelenmesin ve isabetli kararlar alınsın.
Cumhurbaşkanımızın, Ramazan ayı ile ilgili planlaması günler öncesinden paylaşıldığı halde; verileri yok sayarak kurdukları muğlak cümlelerle, yüz yüze eğitim devam etsin yaygarasına destek olanlara sormak isterim, kaç öğretmeni gözden çıkardınız? Haftada iki gün yapılabilen yüz yüze on iki ders için bu kadar öğretmeni, ailesiyle beraber riske atmanın ne anlamı var?
Sürecin başından beri asıl olan yüz yüze eğitimdir dedik, ancak vaka sayılarında dünyada üçüncü sıraya geldiğimiz bu günler için demedik. Bu şartlarda, yerelden karar almanın sağlayacağı hiçbir avantaj kalmamıştır. Ramazan ayı boyunca uzaktan eğitim yapılır, alınan diğer etkili önlemlerle vaka sayıları düşer, öğretmenler aşılanır ve bayram sonrası tekrar yüz yüze eğitime geçilir.