22 Kasım 2024
  • İstanbul18°C
  • Ankara16°C

İNFAK!

Ümit Kahyaoğlu

Ramazan ayının en önemli özelliklerinden birisi de, bu ayın, aynı zamanda infak; açları, kederlileri, mahrumları hatırlama ayı olmasıdır.
İnfak, malın ve hattâ canın, Allâh yoluna tahsîsi mânâsına gelir.
Peki infaka hazır mıyız?
İnfak, kolay değil. Mal, canın yongası, denilmiş. Onun için verebilmek, güzel verebilmek, Rezzak'ın kendisine lutfettiğinden verdiği bilinciyle, gurura kapılmadan verebilmek için bir infak terbiyesi lazım. Bunun için de cimrilik duygusundan kurtulmak lazım.
Cimrilik terim olarak, "Harcanması gereken malı sarf etmekten kaçınmak, para ve malı çok sevdiğinden dolayı başkasına bir şey vermekten çekinmek" şeklinde tarif edilmektedir.
Cimriliğin zıttı ise, cömertliktir. Cömert kişi, istenilmeden verir ve vermekten de zevk alır.
Cimrilik, mal ve parayı biriktirip, infak etmemektir. Kur'ân’da cimrilik, Allah'ın insana verdiği mal ve parayı biriktirip, Allah'ın emrettiği şekilde infak etmemek anlamında kullanılmaktadır.
Cimrilik, imtihan ve değişik hikmetler için konulmuş olup, onunla mücadele insanın kendisini geliştirmesini sağlar.
Maldan verilen zekât ve sadaka malı eksiltmez, bereketlendirir. Çünkü sadaka, malın manevî pisliklerini temizler, onu helâl ve temiz yapar. Allah'ın rahmetinden ümidini kesmiş olan şeytan, hayırlı işlere karşı gizli/açık ümitsizlik telkin eder, yanlı ve aldatıcı fikir ve duygular saçarak, insanı cimriliğe sevk eder. Malı, fenalığa, fuhşiyata, anlamsız şeylere harcamayı teşvik eder. Allah ise, verilen sadakalarla ahirette günahları bağışlamayı, dünyada da yapılan harcamaların yerine kat kat kârlar, dünya ve ahirette ecir ve sevaplar ihsan ederek, sonsuz mutluluğu güvence altına almaktadır.
Mü'minler, cimrilik yapmaz. Kur'ân'ın çeşitli yerlerinde açıklanan mü'minlerin özelliklerinden biri de onların cimrilik etmemeleri ve harcadıkları zaman orta yolu takip etmeleridir.
Kur'ân, birçok yerde insanın bu bencil duygudan kurtulmasını ve bunun yerine cömertlik duygusunu geliştirerek, iyilikte bulunmasını, her vesile ile öğütlemektedir.
Mülkün gerçek sahibi Yüce Allah'tır.
İnsan, kıyamet gününde, yalnız Allah rızası için infak ettiklerini kendi yanında bulur. Kendisine asıl fayda verecek de odur.
Sonuç olarak şunu söyleyelim: İnfak, müslümana, malını fukara hakkından arındırma fırsatını verir.
Mal arınırken, ruh da mal tutkusundan arınır ve yukarıda belirttiğimiz infak terbiyesi, bir ruh terbiyesine dönüşür.
Bu durum bilenlerce şöyle seslendiriliyor: "Hayatım ve mematım, yani tüm varlığım Allah için... Benim malım yok, benim canım yok. Her şey Allah'tan geldi, O'na dönecek. Ben onların üzerinde geçici bir mutasarrıfım. Onun tasarruf çerçevesini de O'na bakarak tayin ederim…"
Peki, Ramazan ayının şu aydınlık günlerinde, böyle bir infak anlayışına hazır mıyız?

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.