HER CAN ÖLÜMÜ TADACAKTIR

      Her fani gibi 54.Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan da Hakkın rahmetine kavuştu. Allah(c.c) rahmet eylesin. İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn. ‘’Biz şüphesiz (her şeyimizle) Allah’a aidiz ve şüphesiz O’na döneceğiz.’’ (Bakara S. 156)

      Hz Muhammed (s.a.s.) in vefatı üzerine tüm Müslümanlar büyük bir üzüntüye boğuldular. Hz Ömer kılıcını çekerek ‘’Kim Muhammed öldü derse başını vururum.’’ Diyor. Ortalık sessizliğe bürünüyor. Müteakiben Hz Ebubekir (r.a.) bir konuşma yaptı; ‘’Her kim Muhammed’e (s.a.s.) tapıyorsa, bilsin ki Muhammed (s.a.s.) ölmüştür. Her kim Allah’a tapınıyorsa bilsin ki Allah ölümsüzdür ve ebedidir. Her can ölümü tadacaktır. Muhammed de (s.a.s.) bir insan olarak ölmüştür. Bunu kabul edelim ve sakin olalım’’ mealinde bir konuşma yaptı. Böylece insanlar sakinleşti. Evet, Ayeti Kerimeyi hatırlayalım.

      "Her can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz." (Ankebût S. Ayet-57) hükmünden hareketle her mümin teselli bulur.

      1969 Yılında Konya’dan bağımsız milletvekili adaylığını koyduğunda, üç milletvekilinin alacağı oy’un fazlasını alarak seçilmişti. 1970 yılından itibaren itibaren Türkiye siyasetinin üslûbu değişmişti. İnanan insanların sesi olmuştu. Türk siyasetine damgasını vurmuştu.

      1974 Yılında Koalisyon ortağı olduğu dönemin Başbakanı Bülent Ecevit (Hocanın sayesinde) meclis kürsüsünden ‘’Tarihi yanılgı’’ ikrarında bulunmuştu. Hatta (Hoca) bu koalisyon bozulduktan sonra bazı yanlış uygulamalara dikkat çekmek için; ‘’Bu meclis kürsüsünden daha dün tarihi yanılgıdan bahsediliyordu. Ne diyordu o, tarihi yanılgı?’’ şeklinde esprili hatırlatmalarda bulunmuştu.

      Afganistan’ın kurtuluşun da, Saray Bosna’nın kurtuluşunda, Çeçen mücadelesine yardım ulaştırılmasında, mazlum dünya Müslümanlarının kurtuluş  mücadelesinde büyük payı olmuştur. Değerli bir hocam anlatmıştı. ‘’12 Eylül 1980 ihtilâlından sonra tutuklanmış, mahkemeleri devam ediyor. Bir gurup arkadaşla Hacca gittik. Beytullah da Keşmir’den gelen Âlim kişilerle buluştuk. Dua etmelerini istedik. Nasıl dua ettiler biliyor musunuz? Bu insanların dağlar kadar sorunları, sıkıntıları varken şöyle duaya başladı; Ya Rabbi! İslam Dünyasının eli kulağı olan Necmettin Erbakan ve Milli Selamet Erkânını bu haksız sorgulamadan kurtar. Yardımını esirgeme." Mealinde dua etmişti.’’

      Hayatı  boyunca önüne birçok zorluklar çıkmış, hepsine göğüs gerip atlatmıştı. RP kapatılınca; ’’Bu karar’ın tarihin sayfalarında bir nokta kadar ehemmiyeti yoktur.’’ Diyerek azmini, cesaretini ve kararlılığını göstermişti. Düştü, kalktı ama dimdik durmasını bildi.

      İnancından ve davasından taviz vermemişti. Kendisini hak etmediği bir şekilde sorgulanma durumuna düşürenlere karşı, başı dik olarak davasını savunmuştu. Yazarlara ‘’Seni Seviyoruz Savunan Adam’’ diye, isminden bahsettirmişti.

      Hayatı  boyunca ülkemizin kalkınması için cansiperane çalıştı. 54.Hükümeti kurunca ‘’bu milletin kilerine, ambarına inelim.’’ Dedi ve milletin kaynaklarını harekete geçirip ‘’Havuz Sistemini’’ kurdu. Memur, işçi, emekli onun döneminde doyumluk para gördü. Küresel sisteme karşı Türkiye’nin nasıl idare edileceğini gösterdi.

      Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı tüm dünya Müslümanları tanıyordu. Pazar günü yatsı namazından sonra Kâbe’de gıyabi cenaze namazı kılındı. Ayrıca Altmış civarında İslam ülkesinde de gıyabi cenaze namazları kılındı. Türkiye’de ise 1 Mart 2011 Salı günü öğle namazını müteakip İstanbul Fatih Camiinde cenaze namazı kılınacaktır.

      Büyük devlet adamı, siyaset adamı, bilim adamı, mümin- muvahhid, musalli, ehli takva ve vatanperver bir insan. 54.Hükümetin Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ı 1969 yılından beri tanırım. Hakkında hüsn-i şehadet ederim. Allah(c.c.) rahmet eylesin. Ailesi, yakınları, sevenleri, Türk Milletinin ve İslam Âleminin başı sağ olsun.