GÜVEN VE GÜVENİLİR OLMAK

Güven ve huzur her alanda ve her yerde olması gereken temel  esaslardır. Öncelikle insanın kendi gönlünde güven duygusunun oluşması gerekiyor. Güvenlik kaygısı olmayan kimse huzurlu olur, güvensizlik kaygıyı, kaygı ise kaosu davet eder.

Güvenilir olmak önemli bir meziyettir. Hayatta huzurlu ve başarılı olmak için kişinin güvenilir olması, çevresinde bu duyguyu oluşturması gerekir.

Ailenin mutluluğu ve huzuru da eşler arasında karşılıklı güvene bağlıdır. 

Ticarette başarılı olmanın temel şartı da güvendir. Güven en büyük sermayeden daha büyük bir değerdir.

Yöneticilikte, bürokrasi de, kurumlarda, siyasette en önemli değer yine güvendir. Hele ticarette en büyük sermaye güvendir. Güven duyulan bir iş adamına hiç ödeme yapmadan milyonlarca liralık ürün ya da hizmet verilir, borç verilir. Sattığı ürünlere güven duyulduğu için müşteri problemi olmaz.

Güvenilir olmak ailede devamlılığın, ticarette başarının, toplumda huzurun en önemli şartıdır.

Peygamberimizin en önemli vasfı güvenilir olmasıdır. Henüz peygamberlik görevi verilmeden önce de belirgin vasfı el-Emin olmasıdır.

Güven ve güvenilir olmak; bir tesbihin imamesi gibidir. Bütün güzel özelliklerin tutkalı ve onları anlamlı hale getiren güven ve güvenilir olmaktır. Bu vasfı ortadan kaldırdığınız zaman tesbihin taneleri dağılır ve anlamlarını yitirirler.

Kendine güveni olmayan ve güvenilir olmayana kimse yaklaşmaz. Zaman içinde dostlarını ve arkadaşlarını kaybeder. Yalnızlığa mahkum olur.

Ülkeler için de güven ve güvenilir olmak çok önemli vasıftır. Bir ülkenin dış yatırımcı çekmesi de güven duygusuna bağlıdır. Kanunları, kuralları, piyasası, ticareti güvenli olmayan bir ülkeye kimse yatırım yapmaz.

Milletimiz asırlarca mazlumların, mağdurların güvenli limanı ve güvenilir dostu olmuştur. Günümüzde Afrika bunu yakından hissetmektedir ve Türkiye’yi çağırmaktadır.
Türkiye, dünyanın mağdur ve mazlum coğrafyalarında aranılan ve güvenilen dosttur. Gelecek açısından bu büyük bir kazanımdır.