ESNAF'TA ANAYASADA OLMALI
NACİ AYDIN DAN ESNAF GÖZÜYLE YENI ANAYASA İLE İLGİLİ BASINADÜŞÜNCE VE AÇIKLAMALAR Bugüne kadar gerek sivil toplum kuruluşlarında gerek sosyal sorumluluk alanlarımızda yaptığımız birçok faaliyetle toplumu bilgilendirme ve aydınlatma çabası içinde olduk.
Bu çalışmalarımızı halka ve topluma ulaştırmada siz değerli basınımızın büyük emeği ve katkısı olmuştur. Bize yaptığınız katkı ve yardımlarınız için teşekkür ederim.
Bugünkü konumuz Türkiye'nin hayati gündemi olan ANAYASA konusudur.
Türkiye'nin geleceğini yeniden şekillendirecek olan Anayasa değişikliği çalışmaları ile ilgili düşünce ve fikirlerimizi kamuoyu ile paylaşmakta yarar görüyoruz.
Siyasetten bilime,basın camiasından işhayatına,sivil toplum kuruluşlarından,sanata hukuktan eğitime kadar her kesimin değerli fikir ve katkılarından yararlanılmalıdır.
Temennimiz odur ki uzun süredir tartışmalarızaman zaman sertleşerek bazen da restleşerek devam eden yeni anayasa değişikliğinin toplumun geneline hitap edeceği aynı zamanda Mustafa Kemal Atatürk'ün deyimiyle, insanı hür, irfanı hür, demokrasi kavramı çerçevesine oluşmasını, insanların hak ve özgürlüklerini gözetleyen “tarafsızlık”ilkesinde ödün vermeyen,ırkçılık ve ön yargılardan uzak,herkesin eşit haklara sahip olduğu ve özgürlüğü önceleyen bir hayatın başlangıcı olabilecek köklü bir anayasanın yapılması toplum olarak hepimizin ana arzusu ve istemidir.
Millet olarak gelişmiş, demokrat ve özgür bir Türkiye hepimizin hayalidir. Bu hayalleri gerçeğe dönüştürmek için toplum olarak hepimize büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.
İç ve dış güçlerin tahriklerine kapılmaksızın, onların her türlü plan ve oyunlarına alet olmadan ülkemizin milli birlik ve beraberliğini perçinleyecek bir süreç olarak görmekteyiz.
Bu bakımdan bu sürece katkı sağlamak birikim ve düşüncesi olan herkesin katkı vermesi çok önemlidir.
Bu konuda öncelikle hukukçuların ve üniversitelerimizin bu konuya özel önem vermeleri toplumun beklentilerindendir.
Ancak global dünya ve bilgi çağında yaşadığımızı unutmadan kimsenin kimseyi kandırmayacağını bilerek arka planlarıbırakıp reel olanlar üzerinden gidilirse, bu çağda yeni anayasa yapmanın ne kadar kolay olduğunu da ayrıca görürüz.
Yeni anayasa birilerinin değil herkesin anayasası olmalıdır. Çağımızın ileri ülkelerinde amaç ve araç iyi belirlenmiş, amaç kısmına insanlığın refah içinde huzurlu ve onurlu yaşaması için yerleştirilirken laiklik, demokrasi ve çağdaşlık bu amaca hizmet eden araçlar olarak benimsenmiştir.
Ülkemizde şimdiye kadar yapılan Anayasalar, devlet hükümet tarafından ara dönemlerde oluşturulan adına kurucu denilen meclisler tarafından yapılmış,hiçte sağlıklı olmayan onaylatmalarla resmileştirilmiştir.
Halk çoğu zaman neyi onayladığınıanlayamamıştır. Bu anayasaların maddelerine uygun yapılan kanunlar ise insanıprangaya vuran haklarını gittikçe kısıtlayan şekliyle çıkmıştır.
89 yıllık cumhuriyet döneminde çıkarılan anayasaların tartışmaları hiç bitmemiştir. Bunlarla toplum pekte mutlu olmamıştır.
Uzun zamandır Esnaf ve Sanatkara hizmet etmeye çalışan bir esnaf yöneticisi olarak, pratikte yaşanan sıkıntıları da bizzat yaşayan biri olarak yeni Anayasa da 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar meslek kuruluşları Kanununun aksayan yönleri de ele alınmalı, esnaf teşkilatlarının yapısını güçlendirecek düzenlemelerin mutlaka yapılmalıdır.
Meslek odaları kuruluş kanunu ile kurulan ve adına ihtisas odaları denilen odalarla hizmet verilememektedir, doğru bir hizmet planlaması da yerine getirilememektedir.
Bunların yerine her ilçede bütün esnafın kayıt olabileceği Birleşik Esnaf ve Sanatkâr odaları kurulmalıdır.
Özellikle büyük şehirlerde oda kuruluşuna engel olan bu yasanın ilgili maddesi nın acilen değişmesi yerinde olur.
Ülkemizde uygulanan, büyük işletmeleri destekleyen ekonomik politikalar, küçük esnaf işletmelerinin kapanmasına yol açmaktadır.
Mevcut anayasamızın 173 cü maddesi,Devlet Esnaf ve Sanatkârı koruyucu ve kollayıcı tedbirleri alır diye pekte net olmayan içeriği dolmayan bir madde olarak yer almaktadır.
Yine esnaf ve sanatkarımızın gelişmesinde öncü rol oynayan Kredi ve kefalet kooperatiflerimizin de ekonomimizin kalkınmasında ve gelişmesinde ki rolü unutulmamalıdır.
Mevcut Anayasamızda Madde 171 de ki tanımının da güncellemeye ihtiyaç olduğu kanısındayız.
Devlet, milli ekonominin yararlarını dikkate alarak, öncelikle üretimin artırılmasını ve tüketicinin korunmasını amaçlayan kooperatifçiliğin gelişmesini
sağlayacak tedbirleri alır ibaresinin de esnaf kuruluşlarının görüş ve önerileri doğrultusunda yeni düzenlemelere ihtiyaç olduğu esnaf teşkilatlarınca sıkça gündeme getirilmektedir.
Günümüzde 1163 sayılıkooperatifler kanunu esaslarına göre yönetilen Esnaf ve sanatkârlar kredi ve kefalet
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.