DARBEYE TEŞEBBÜS CEZALANDIRILMALI

ÇİFT BAŞLI YARGI
 Eğitim Bir Sen, Taraf Gazetesi’nin deşifre ettiği “İrticayla Mücadele Eylem Planı” adıyla gündeme bomba gibi düşen cuntacılık faaliyetlerine tepki gösterdi. Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Ali Yalçın; “Eğitimcileri yargılamak için eğitim mahkemeleri yoktur. Askeri yargılamak için askeri mahkemenin olması ve sınırlarının çizilmemesi, yargı sistemini çift başlı hale getirmektedir. Sivil yargı, güçlendirilmeli ve yargıdaki çift başlılığa çare bulunmalıdır. Demokrasinin özüne yapılan cuntacı, darbeci sortiler cezasız kalmamalı, Türkiye, defolu demokrasiden kurtarılmalıdır.” dedi.

DARBELERDEN ÇOK ÇEKTİK
 İktidardaki siyasi partiye ve Fettullah Gülen cemaati olarak bilinen, nitelikli, eğitim odaklı, sivil yapılanmayı çökertmeye karşı aklı donduran eylem planına sivil toplum kuruluşlarından tepkiler gelmeye devam ediyor. 

Eğitim Bir Sen İstanbul 4 No’lu Şube Başkanı Ali Yalçın; “Genelkurmay Hareket Başkanlığı için “Kurmay Kıdemli Albay” unvanlı bir subay tarafından hazırlanmış “İrticayla Mücadele Eylem Planı” adlıı raporda, ister gerçek, ister uydurma olsun, açık bir şekilde  darbeyi doğuracak bir eylem planından bahsedilmektedir. Yani, anayasal düzenin değiştirilmesinden, demokrasinin ve ekonominin tahrip edilmesinden, hukukun katledilmesinden, siyasetin, toplumsal düzenin alt üst olmasından bahsedilmektedir.” şeklinde konuştu.

 Yalçın, “Türkiye, darbelerden çok çekti. En son 28 Şubat’ta yapılan ve “hırsızlık harekâtı” olarak da adlandırılan, ülke kaynaklarının hortumlandığı ve ülkenin ekonomik buhranlara sürüklendiği antidemokratik süreç, ekmeğimizin küçülmesine yol açtı. Biz sendikalar olarak, emeğimizin ve ekmeğimizin önemi kadar, demokratik, özgür ve güçlü bir Türkiye’nin varlığını da önemsiyoruz” diyerek, Türkiye’de demokratik yaşamı korku tüneline sokan ve mevcut kaynakların hortumlanmasına meydan veren her türlü antidemokratik girişimin, cezasız kalmaması gerektiğine vurgu yaptı.

SİVİL ANAYASA GECİKTİRİLMEMELİ
 Başkan Yalçın, “Türkiye’yi bürokratik oligarşinin değil, halkın seçtiklerinin yönetebilmesi için sivilleşme ve demokratikleşme çalışmalarına hız verilmeli, yargı, eğitim ve kamu yönetiminde yapısal değişim ve dönüşüm başlatılmalıdır. Taraf Gazetesi’nce ortaya çıkarılan andıç, Türkiye’nin demokratikleşme yolunda alması gereken uzun bir yolun varlığını ortaya koymuştur. Halen devletin kurumlarının içinde milli iradeyi hazmedemeyen, bu iradeye saygı duymayan kesimlerin olması üzücüdür. Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, “İçimizdeki yanlış insanları barındırmayız.” demişti. Eğitim Bir Sen olarak, TSK içinde millet iradesine karşı tuzak kurmak, milletin seçtiği iktidarı antidemokratik yollarla devirmek için plan yapanların ayıklanmasını ve cezalandırılmasını bekliyoruz. Bu olay askeri yargı ile sivil yargının yetki ve görev alanlarının da net olmadığını ortaya çıkarmıştır. En kıasa zamanda yargı reformu da yapılarak, askeri yargının yetki ve görev alanları yeniden tanımlanmalıdır. Türkiye’nin temel sorunu demokratikleşmedir. Türkiye’nin tam olarak demokratikleşmesi, demokrasi standartlarının yükseltilmesi, demokratik zihniyet değişimi elzemdir.” dedi.