CHP İSTANBUL ADAYINA OY VERMEK İÇİN BİR NEDEN SÖYLEYİN!..
Ümit Kahyaoğlu
14 Haziran 2019 Cuma 15:59
Başlık uzun ve aslında bu uzun başlık yazımızın meramını anlatmaya yeter.
Ancak biz yine de eteğimizdeki taşı döküp bazı şeyleri paylaşalım.
Önümüzdeki hafta sonu İstanbul büyükşehir belediye başkanlığı seçimi gerçekleştirilecek.
Ve bu seçimin başa güreşen iki adayı var.
Biri; devlet hizmetinde geçmiş yılları müteakip İDO Genel Müdürlüğü, Ulaştırma Bakanlığı, T.C. Başbakanlığı, TBMM Başkanlığı yapmış olan tecrübeli, birikimli ve olgun bir karakter sahibi, İTÜ mezunu mühendis Binali Yıldırım…
Diğeri; en büyük ve tek kamu görevi, İstanbul’un görece küçük sayılabilecek ilçelerinden Beylikdüzü belediye başkanlığı olan, Kıbrıs’ta, çok düşük bir puanla, özel bir üniversitede başladığı öğrenimini, herkese nasip olmayacak bir şekilde, “yatay geçişle” İstanbul Üniversitesinde tamamlayan müteahhit Ekrem İmamoğlu…
Biri; Türkiye’nin en seçkin üniversitesine bileğinin hakkıyla yerleşmiş, mezuniyetinden sonra devlet hizmetine girerek önemli bürokratik görevlerde bulunmuş; başbakanlık, meclis başkanlığı yapmış Erzincanlı gariban Topal Dursun’un oğlu mühendis Binali Yıldırım…
Diğeri; Kıbrıs’taki özel bir üniversitede başladığı yükseköğrenimini, yine, ne şekilde ve nasıl olduğu meçhul bir tarzla, İstanbul Üniversitesinde devam ettiren, büyük çaplı “müteahhit” bir babanın oğlu “müteahhit” Ekrem İmamoğlu…
Biri; adını da, okulunu da değiştirmemiş olan sade, saf bir Anadolu insanı Binali Yıldırım…
Diğeri; okulu gibi, “Müdafa” olan soyadını da “esrarengiz” biçimde değiştirmiş olan Ekrem İmamoğlu…
Biri; bütün hayatı kamuoyunun nazarında cereyan eden, açık, aşikâr bir devlet adamı Binali Yıldırım…
Diğeri; genç sayılabilecek hayatı meçhullerle, gizemlerle, açıklan(a)mayan esrarengiz olaylarla dolu olan Ekrem İmamoğlu…
Biri; kişiliğiyle, yaşantısıyla, görevleriyle sosyal demokrat sayılabilecek ve kendine “solcuyum” diyenlerin de oy verebileceği Binali Yıldırım…
Diğeri; kişiliğiyle, yaptıklarıyla, yaşantısıyla aslında sadece “kapitalist”lerin sempati duyabileceği ama her nasılsa ve çok garip biçimde solcuların adayı olarak çıkmış olan Ekrem İmamoğlu…
Biri; milliyetçi, muhafazakâr ve sosyal adaletçi Binali Yıldırım…
Diğeri; sapına kadar vahşi kapitalist, zengin çocuğu, çok gülünç bir şekilde solcuların adayı olarak öne çıkan, kendine “solcuyum” diyenlerin, daha doğrusu kendini “solcu” zannedenlerin adayı Ekrem İmamoğlu…
Biri; ne olduğu bilinen, ne yapacağı kestirilebilen Binali Yıldırım…
Diğeri; ne olduğu meçhul, ne yapacağı kestirilemeyen Ekrem İmamoğlu…
Biri; yıllarını vererek, emeğiyle bir yerlere gelen Binali Yıldırım…
Diğeri zerre kadar karizması, zerre kadar birikimi, tecrübesi olmadan esrarengiz biçimde “lider” diye ortaya çık(arıl)an proje Ekrem İmamoğlu…
Biri; kendisine oy vermek için, İstanbul’un kendisine emanet edilmesi için sayısız sebebe sahip Binali Yıldırım…
Diğeri; kendisine oy vermek için, İstanbul’un kendisine emanet edilmesi için elle tutulur bir sebebe sahip olmayan Ekrem İmamoğlu…
Biri; millî, yerli insanların adayı ve Türkiye düşmanlarının zerre kadar hazzetmediği Binali Yıldırım…
Diğeri; dış güçlerin ve onların yerli işbirlikçilerinin de desteklediği Ekrem İmamoğlu…
Biri; sağduyunun, istikrarın, hakikatin adayı Binali Yıldırım…
Diğeri; yalanın, şovun, madrabazlığın adayı Ekrem İmamoğlu…
Bakalım…
İnşallah sağduyu galip gelir ve hem İstanbul hem de ülkemiz kaybetmez…
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.