BURASI WUHAN!
Talat Yavuz
27 Nisan 2020 Pazartesi 13:10
İstanbul, ülkemizin Wuhan’ı olmuş. Yetkililer, insanlarımız paniğe ve umutsuzluğa kapılmasın diye açıklamamışlar haklı olarak. Durum bu kadar ciddi. Virüs İstanbul’dan ülkemize girdi ve diğer şehirlerimize dağıldı. Mücadelede başarımız İstanbul’daki başarıya endeksli yürüyecek diyor uzmanlar.
Burası Wuhan, virüsün başkenti, ancak biz günlerdir İBB Başkanının acayip icraatlarını konuşuyoruz. Başkan bu konuda inanılmaz başarılı! Bir yolunu bulup gündemde kalıyor. Şehir hastanesinin yolunu yapmadı, toplu taşımada sefer sayısını azalttığı için ortada sosyal mesafe kalmadı, sokağa çıkma yasağının ilk gününde ne yapacağımızı bilmiyoruz dedi.
Şehir seferberlik halindeyken ortada görünmeyen başkan, kendi tabanından da eleştiri almaya başlayınca harekete geçti. Bir gecede serdiği asfalt miktarını paylaştı, ağzımız açık kaldı. Sonra öğrendik ki bir kaç sıfır fazla yazmış. En son icraatının ünü ülke sınırlarını aştı. Yardım kolisinin içi boş diye eleştiri alınca anında çözüm bulmuş, kolinin içini fitne fesat ile doldurmuş.
Mübarek Ramazan ayı, ilk sahur 23 Nisan akşamına denk gelmiş. İBB’nin herkesi kucaklama söylemiyle meşhur başkanı; demokrasi, din, mezhep tartışmasını körükleyecek kitapçık dağıtıyor. Her şey profesyonelce planlanmış tahriklerle dolu. Bir skandalı, bir başka skandalla gündemden düşürme yöntemi tutarsa daha nelere şahit olacağız, gerisini siz düşünün.
Bütün bunlar neden yapılır? Yerel seçimlerle yeşerttikleri cılız iktidar umudu; İBB başkanının son derece yetersiz performansı, virüsle mücadelede sergilenen sorumsuzluklar, şehir hastaneleri ile ilgili daha önce yapılan eleştirileri yok etmek için ortaya saçılan yalanlar ile çok erken tükendi. Tükenmekle kalmadı, yaşanan hayal kırıklığı, bu cephede sağduyu bırakmadı.
Bu kadar kötü performansın üzerine bir de Sağlık Bakanlığı’nın başarı ile yürüttüğü salgınla mücadele gelince; oyun bitti, algı yıkıldı ve tek yol kaldı geriye tahrik, sokağa çağrı, anarşi.
İdeolojik kavgayı bırakacağını, ehliyet ve liyakat ilkesini çalıştıracağını söyleyen belediye başkanı, birlik ve beraberliğimizin sigortası olan toplumsal sözleşmemizin bütün unsurlarını dinamitleyen bir kitapçığı, millet egemenliğinin yüzüncü yılında, bayramı armağan ettiğimiz çocuklarımıza dağıtabiliyor.
Yetmiyor, aynı zihniyetin bir televizyon kanalında bir sunucu, arkasında silahlı terör örgütü bulunan bir partiyi örnek göstererek, ana muhalefet partisinin de silahlı gücü olması gerektiğini savunabiliyor.
Bir yıl içinde dibe vuran, bir nebze olsun yeşeren iktidar umutları tükenen, şımarık, kendini olduğundan büyük gören, zinde güçlerle iş tutmayı seven, tepeden inmeci ve hepsinden önemlisi de beceriksiz bu zihniyetin, gençlerimize umut olarak pompalanması, bugünün dünya dengelerinde, önlem almazsak, abartmıyorum felaketimiz olacaktır.
Köy Enstitülerini yücelten, Adnan Menderes’e sahip çıkamayan bir anlayışla, İBB başkanının zehirlediği çocuklarımızı, gençlerimizi, milletinin değerlerine yabancılaştıran virüslerden nasıl temizleriz bilemiyorum. Bu konuyu da bir başka Pazartesi’ye bırakalım isterseniz.
Talat YAVUZ
Memur Sen İstanbul İl Başkanı
[email protected]
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi