22 Kasım 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara14°C

ARA ELEMAN MI, ARANAN ELEMAN MI?

Cemal Kapan

26 Mart 2017 Pazar 20:27

17 Nisan sabahında inşallah yeni bir Türkiye’ye uyanacağız. Türkiye’nin ışıltısını söndürmemek üzere ter döken bu aziz millet, aynı zamanda bu ışığın nurundan yıkanmak için de yarınlarını inşa etmeye hazır.

Türkiye yenidünya düzeninin baş aktörleri arasında yerini almak istiyorsa eğitime bakış açısını değiştirmesi gerekir. Teog ve Üniversite sınavını o kadar önemsedik ki çocuklarımızın hayatı ıskalamasına neden olduk. Matematikte, fende, sosyalde tüm soruları cevaplayanı yüceltirken yerde bulduğu 5 TL’yi okul idaresine getireni kuru bir teşekkür ile geçiştirdik.

Yapılması gereken  “güzel insan” modelini geliştirmektir. Güzel insan kendisi ile birlikte tüm insanlığın menfaatlerini gözeten, işini doğru yapan, ahlaki ilkelerle uyumlu insandır. Bunu sağlayacak dört temel ilke ise:

1. İnandığı gibi yaşamak, değerleri harekete geçirmek;

2. Adalet;

3. İnsanı merkeze alma;

4. İnsanın konumu ile ilgili zihinsel dönüşüm;

Öğrencilere öğretilen bilgiler mutlaka uygulamaya yansıtılmalı, öğrencilerin kuralları bizzat tecrübe etmeleri, artıları eksileri bizzat görmeleri sağlanmalıdır. Tıpkı Ahilik sistemindeki gibi..  

Ahilik, Hacı Bektaşi Veli’nin tavsiyesi ile kurulan ve Anadolu’da yaşayan Müslüman Türkmen halkın sanat, ticaret, ekonomi gibi çeşitli meslek alanlarında yetişmelerini sağlayan, onları hem ekonomik hem de ahlaki yönden yetiştiren, çalışma yaşamını iyi insan meziyetlerini esas alarak düzenleyen bir örgütlenmedir.

Ahilikten alabileceğimiz cömertlik, civanmertlik, diğergâmlık, sabır¸ sevgi, kardeşlik paylaşım ve üretim gibi çok değerli hazineler bulunmaktadır. “Hak ile sabır dileyen, çalışıp bizi geçen, bizdendir” anlayışı ihya edilmelidir. Cömertlik ve diğerkâmlık (başkasının derdini kendi derdi gibi görmek ve halli için gayret göstermek) teşvik edilmelidir.

İşte tam da burada sözü meslek lisesine getirmek isterim. Başta 17 Nisan sabahı öğretmen kökenli bir Milli Eğitim Bakanı istiyorum. Meslek lisesi memleket meselesi diyen bir bakan olmalı.

Meslek liselerine derhal ortaokul bölümleri açılmalı ve ilkokul 4. Sınıfta akademik başarı gösteremeyeceğine inanılan öğrenciler Şube Öğretmenler Kurulunun oy birliği ile meslek lisesinin orta kısımlarına yönlendirilmelidir.

Sadece başarısız öğrenciler değil, özel sektörün vereceği burslarla hayatı garanti altına alınacak olan başarılı öğrenciler ya da hep otomobil tamircisi olmayı, babası gibi marangoz olmayı hayal eden öğrenciler de kendi istekleri ile meslek liselerinin orta bölümünü tercih edebilmelidir. Mesleki eğitim alanında, liseden ön lisans programlarına yönelik kapsamlı bir yenilenme ve kapsayıcı bir davet oluşturulmalıdır. Kastım, daha fazla insanın, mesleki öğretim görme tercihinde bulunması değil, başarı düzeyi çok yüksek öğrencilerin de mesleki eğitimi tercihte bulunmasıdır.

Hayatında tuğla örmeyenlerin inşaat mühendisi olduğu bir zeminde meslek lisesi mezunlarını mühendis olmak, noktasında motive etmekle başlayabiliriz işe.  Onlara ara eleman olmak yerine aranan eleman fırsatları olduğunu, bunu meslek lisesi aracılığıyla da gerçekleştirebileceklerini söylemeliyiz.

Meslek lisesi orta bölümü ile düz ortaokulların 5 ve 6. Sınıflarında muhakkak aynı müfredat okutulmalı, ilkokulda kendini akademik gösteremeyen ancak mesleki ortaokulda atılım yapan öğrenci için düz ortaokullara 7. sınıftan itibaren geçiş sağlanmalıdır.

Düz ortaokullara sadece akademik başarı gösteren öğrenciler devam etmelidir. Böyle olursa Meslek Lisesi  %70, Anadolu lisesi %30 oranı sağlanabilir. Tüm derslik ihtiyaçları %70 Mesleki Eğitim % 30 diğer okullar olacak şekilde Mesleki Eğitime göre düzenlenmelidir.

Özel Sektör kendi istihdamı için fabrikasının yanına okul yapmalı ve okulların bakım, onarım, donanım, temizlik, güvenlik ihtiyaçlarına destekleyici olmalı ve buradan mezun olan öğrencilerin de işleri hazır olmalıdır. Sanayilerin bitişiğine tam donanımlı Endüstri Meslek Liseleri; özel sektör tarafından yapılmalı ve bu sistem teşvik edilmelidir. Bu okullardan üretimde yapılmalı hatta döner sermaye oluşturulmalıdır. Oluşan döner sermaye ile Ar-Ge birimleri kurulmalı, öğrencilerin hayallerine fırsat tanınmalıdır.

Türkiye 2023’e yönelik başarı hikâyeleri inşa etmek istiyorsa, meslek lisesini memleket meselesi olarak görmeye başlamalı, bu tür eğitim kurumlarına daha fazla destek olmalıdır.

Son olarak 16 Nisan’da vurulacak her mühür, Türkiye’nin 2023 hedeflerinin hayata geçmesi için atılmış bir adım olacaktır. Bunun farkında mıyız?

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.