AMELLE İLGİLİ EN AĞIR İFADE FAİZ KONUSUNDADIR
Genç PESİAD aylık bilgilendirme toplantıları kapsamında, Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri öğretim görevlisi Doç.Dr.Süleyman Kaya, İslam'da Ticaret Hukuku'nu anlattı.
11 Şubat 2016 Perşembe 14:02
Fütüvvet ve Ahilik geleneğine sırtını yaslayan ticari geçmişimizin İslami Hukuk Perspektifinde işlendiği "İslam'da Ticaret Hukuku" başlıklı bilgilendirme toplantısında konunun teolojik ve günümüze bakan taraflarını anlatan Doç.Dr. Süleyman Kaya, ticari hayatta yapıp yapmamakta serbest olduğumuz bir alan olmakla birlikte vahyin koymuş olduğu az sayıdaki yasaklardan faiz meselesinin üzerinde durdu.
Kaya, " O dönemin Mekke'sinde yaşayan inanmayanlar, faizin alışverişten farkı olmadığını söylüyorlardı. Ticari olarak bir mal kiraya verildiğinde kira bedeli alınabiliyorken, verilen para üzerinden neden bir bedel almayalım şeklinde bir duruşları vardı. Bu sorgulamalarına karşın Hz. Allah cevap olarak, Onlar kıyamet günü kabirlerinden şeytan çarpmış gibi kalkacaktır. Bu onların faizde alışveriş gibi demelerinden kaynaklanmaktadır. Halbuki Allah alışverişi helal,faizi haram kılmıştır.
Ayrıca Allah, faizden vazgeçerseniz anaparanız sizindir ancak vazgeçmezseniz Allah ve Resulüne savaş açmış olursunuz şeklinde ağır bir ifadeyle uyarıda bulunuyor."
Tevhid inancı dışında amelle ilgili konularla ilgili bu kadar ağır ifadenin geçtiği başka bir konu olmadığını belirten Kaya, "Bu ağır ifadenin nedeni olarak, Hıristiyanlık ve Yahudilikte de faiz haram kılınmış olmasına rağmen insanların tarihsel süreçte bu meseleden vazgeçememiş olmaları ağır ifadenin nedeni olabilir."dedi.
Diğer taraftan faize dayalı bir ekonomi de paraya hükmedenlerin pastadan çok daha büyük pay aldıklarının sabit bir gerçek olduğunu belirten Kaya, birilerinin daha büyük pay alması demek diğerlerinin hakkını alamaması demek oluyor. Sonucunda açlıktan ölüme kadar giden toplumsal bir sorununun ortaya çıkacağı anlamına geliyor.
Bir şeyi alıp verirken karşılıklı rızanın olmazsa olmaz olduğunu belirten Doç. Dr.Kaya, rızayı hile, zorlama, belirsizliğin bozduğunu söyledi.
Malın bedeli ve niteliğinde yapılan değişiklikler sonucunda elde edilen kazancın haram sınıfında değerlendirileceğini belirten Süleyman Kaya, karşı tarafın haberi olmadığı her türlü aldatmanın haram sınıfında değerlendirileceğini vurguladı.
Örneğin pazarda patates satanların neredeyse hepsi patatesiyle ünlü Afyon Patatesi sattığını söylüyor. Neredeyse hepsi. Üretilen tüm patatesler Afyon'da yetişmezken kullanılan ifadeler aldatma üzerine inşa edilmiş oluyor ve tüm kazancımız aldatma üzerine inşa ediliyor ve haram oluyor.
Pazarcı örneğinden hareketle pratik ticari yaşantımızın her alanında buna benzer örneklerin olduğunu belirten Kaya, rızayı ortadan kaldıran nedenlerden birinin de zorlama olduğunu belirtti. Kaya, tehdit, şantaj ve ima ile yapılan zorlama ile rızayı ortadan kaldıran her türlü şeyin kazancımızı helal olmaktan çıkaracağını söyledi.
Ticari faaliyetimiz herhangi bir yerinde bilinmezliklere de yer verilmemesini söyleyen Kaya, işe aldığınız bir çalışana 'sen işe başla sonra bakarız' gibi ifadelerin İslami olmadığını vurguladı.
Çalışanın alacağı ücret ve çalışandan beklenen tüm görevlerin baştan belirli hale getirilmesi gerektiğini belirten Kaya, rıza çerçevesinde helal ticaretin bu şekilde hayat bulacağını söyledi.
Toplantı, Doç.Dr.Süleyman Kaya'ya Genç PESİAD başkanı Murat Açık’ın katkılarından dolayı teşekkür plaketi sunmasıyla son buldu.
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.