22 Kasım 2024
  • İstanbul7°C
  • Ankara14°C

ALLANDE

Cemal Kapan

26 Ocak 2019 Cumartesi 12:58

Amerikan Başkanı Trump’ın, Venezuela Başkanı Maduro’yu tanımadığını açıklaması, tüm dünya liderleri arasında tartışmalara neden oldu.  

Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ülkedeki darbe tehlikesi karşısında halkını uyanık ve seferber olmaya çağırdı. Maduro, "Cesur ve savaşçı Venezuela halkını, bir yandan işlerine ve eğitimlerine devam ederken diğer yandan vatanın istikrarını müdafaa etmek için sokakta kalmaya ve seferber olmaya çağırıyorum" dedi. Bu darbe girişimi Allande’yi hatırlattı.

Salvador Allende, 1970 yılında Şili devlet başkanı seçildi. Allende' nin komünist bir hükümet kurarak Sovyetler Birliği'yle müttefik olacağından kaygıya kapılan Amerika Birleşik Devletleri, Şili devlet başkanına karşı bir darbe girişimine destek verdi.

CIA, 26 Temmuz 1947 yılından bu yana Arjantin’den Zaire’ye dünyanın her yerinde yüzlerce suikast, askeri darbe ve isyanda rol oynadı. CIA’nin gerçek amacı doğası gereği her zaman emperyalizm olmuştur. İran’da petrol, Guatemala’da muz biçiminde olsa da ABD içişlerine karıştığı her ülkede maddi bir çıkar gözetmiştir.

Allande iktidara gelince ilk icraat yabancı işletmeleri satın alındı ve yerli sermayeye dönüştürüldü. Esas problem ABD’lilere ait bakır madenlerinin devletleştirilmesinde başladı. Şili ekonomisini büyük Amerikan şirketleri kontrol ediyordu ve bunun sürekliliği için ABD, CIA üzerinden, 1960’lardan beri sağcı iktidarları destekliyordu.

Allende’nin seçilmesi sonrası, Ulusal Güvenlik Danışmanı Kissinger’ın ABD Başkanı Nixon’a yazdığı bir not, darbe amacını net şekilde ortaya koyuyordu. Kissenger’a göre tehlikede olan sadece milyarlarca dolarlık ABD yatırımı değildi. “Eğer Şili’deki kaynakların yeniden dağılımı konusunda başarılı olursa, diğer ülkeler de aynı şeyi yapar” diyordu. ‘Tehlike’ büyüktü. Ertesi gün Nixon, Ulusal Güvenlik Konseyi’ne politikalarının Allende’yi devirmek olduğunu söyleyecekti. Nixon, CIA’ “ekonomiyi bağırtın” talimatını verdi.

Sonuçta, Şili'nin tutucu silahlı kuvvetleri harekete geçmeye karar verdi. 11 Eylül 1973 günü sabah 10'da, Şili 2. Zırhlı Tümeni devlet başkanlığı sarayını kuşattı. Başkanın çoğu personeli saraydan ayrılırken, Allende ve en yakın yardımcıları binada kaldılar.

Allende, Magellanes Radyosu'ndan son kez Şili halkına seslenerek, istifa etmek yerine hayatını feda etmeyi tercih ettiğini söyledi. Şili askeri kuvvetleri sarayı bombalamaya başladı. Allende ölmüştü. Binlerce Şilili tutuklandı. Askeri darbenin liderlerinden General Augusto Pinochet, kendisini Şili'nin yeni devlet başkanı ilan etti.

Allande, benimle tam zıt görüşe sahip olsa da sadece Şili'nin değil, onurlu insanların, onurlu duruşa, dik duruşa, hasret kalanların evladı idi. Adı, dini, dili her ne olursa olsun, emperyalizme, sömürüye "one munit" diyenlerin sembolü idi Allende.

Allende' den 25 yıl sonra dünyanın farklı bir toprağında bir lider ortaya çıkmış ve kan emicilere, emperyalistlere, katillere "one munit" diyecek, "Dünya beşten büyüktür" diye haykıracaktı.

Allende'nin yaptığı bu son konuşmayı okuyunca ne kadar bizden olduğunu, ne kadar "Yeni Türkiye"yi kurmaya çalışanlara ait olduğunu göreceksiniz. 15 Temmuz’da biz de böyle bir CIA darbesiyle az daha uçuruma yuvarlanıyorduk. Çok şükür halkımız buna izin vermedi.

Allende bedenen öldü ama onun onuru, dik duruşu, Amerikan Emperyalizmi karşıtlığı hala dipdiri duruyor. İşte o meşhur konuşması:

Dostlarım,

Hiç şüphe yok ki, bu sizlere seslenmek için son fırsatım. Hava Kuvvetleri Magallanes Radyosu’nun vericilerini bombaladı.

Sözlerim sitem değil, hayal kırıklığı taşıyor. Umarım, kendi sözlerine ihanet edenlerin utancı olurlar…

Bu koşullarda, sözlerim sadece işçilere: Teslim olmayacağım! Bu tarihi dönemeçte, halka olan sadakatimin bedelini hayatımla ödeyeceğim. Ve onlara, binlerce Şilili’nin tertemiz vicdanına serptiğimiz tohumların kuruyup gitmeyeceğinden şüphem olmadığını söyleyeceğim.

Ülkemin emekçileri, adalete olan büyük özleminizin ancak bir sözcüsü olan, Anayasa’ya ve kanunlara bağlı kalacağına söz vermiş bu adama gösterdiğiniz sadakat için teşekkür ederim. Sizlere seslenebildiğim bu son anda, yaşadıklarımızdan ders çıkartmanızı diliyorum: Yabancı sermaye, emperyalizm, gericilikle birlikte Silahlı Kuvvetlerimizin kendi geleneğini bozmasına varan koşulları hazırladılar.

Size sesleniyorum Şili’nin insanları, işçiler, köylüler, aydınlar, zulüm görecekler; ülkemizde faşizm saatlerdir iş başında. Harekete geçmesi gerekenlerin sessizliği karşısında terörist baskınlar yapıyor, köprüleri havaya uçuruyor, demiryollarını kesiyor, gaz ve petrol borularını imha ediyorlar. Suçludurlar. Tarih onları yargılayacaktır!

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.