24 Kasım 2024
  • İstanbul4°C
  • Ankara-1°C

AK PARTİ VE BAŞKANLAR

Ümit Kahyaoğlu

AK Parti Genel Merkezi, yakaşan yerel seçim öncesi Türkiye genelinde 350 bin kişinin katıldığı dev bir anket yaptırdı.

AK Parti Genel Merkezi, yakaşan yerel seçim öncesi Türkiye genelinde 350 bin kişinin katıldığı dev bir anket yaptırdı. Üç ayrı araştırma şirketine yaptırılan ankette, AK Parti'nin  oyu belediye başkanlarının çok üzerinde çıktı.

Bazı bölgelerde o kadar enteresan sonuçlar alındı ki, şaşırmamak mümkün değil. Bir ilde AK Parti’ye destek yüzde 78 olurken, aynı ilde AK partili belediye başkanına verilen destek yüzde 40’ın altında çıktı.

Bu ve benzer sonuçlar AK Parti’nin oylarının yerel seçimlerde gerileyeceği gerçeğini ortaya koyuyor.

Anket sonuçları Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın önünde. İlk MYK toplantısında durum değerlendirmesi yapılacak. Daha sonra, başbakan, danışmanlarıyla anket sonucunu enine konuna inceleyecek ve düşüşün nedenlerini ortaya çıkaracak.

Yerel seçimlere kadar, aday adaylık süreci başlayana kadar bir kaç anket daha yaptırılacak. Belediye başkanları halka sorulacak ve memnuniyet ölçülecek. Başkanların hizmetleri, halkla ilişkileri, kaynakları doğru kullanıp kullanılmadığı vatandaştan öğrenilecek. Sonrasında da aday tercihi gerçekleştirilecek.

Özellikle İstanbul’daki belediye başkanları daha titiz bir araştırmaya tabi tutulacak. Elimizde, Başbakan’ın İstanbul’daki ilçe belediye başkanlarıyla daha yakından ilgileneceği bilgisi var.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul ilçelerindeki adayları belirlerken ince eleyip sık dokuyacak. En küçük bir ayrıntıyı atlamadan, en doğru adayı belirlemenin gayretinde olacak.

İstanbul’a çok önem veriyor ve başarısızlık istemiyor. Erdoğan, İlçelerdeki olumsuzlukların, oy kaybının büyükşehir belediyesi seçimlerine de etki edeceğini gözardı etmiyor. 2009 yerel seçimlerinde Kartal belediye başkanlığının kaybedilmesine çok üzüldüğünü biliyoruz.

Peki AK Parti’nin oyu yerel seçimlerde neden düşüyor? Belediye başkanları, partinin oylarını nasıl oluyor da aşağı çekiyor? Aradaki büyük fark nasıl oluşuyor?

Vatandaş, belediye başkanlarının öncelikle samimiyetine, sonrasında da hizmetlerine bakıyor. Adam yerine konulup konulmadığını önemsiyor. Belediye başkanını değerlendirirken, ekibini de gözönünde bulunduruyor. Bir tek başkanın samimi olması, iyi hizmetler yapması yetmiyor. Yakın çalışma ekibinin de samimiyeti ve aynı şuurda olmasına dikkat ediyor. Onların da hizmetlerini, neler yaptıklarını gözlemliyor.

Yapmacık, içten gelmeyen gülümsemeler ile gerçek samimiyeti çok iyi ayırt edebiliyor.

İlçeler küçük yerler olduğundan, en küçük bir olumsuzluk ve yanlış çok çabuk duyuluyor ve hızla yayılıyor.

Belediye başkanlarının gayretini, başkan yardımcılarından, danışmanlardan, müdürlerden ve  diğer çalışanlardan da bekliyor.

Özellikle şaibeli işlere karışanlara, halka tepeden bakanlara tahammül edilemiyor. Bu tipler, halk arasında çok iyi biliniyor ve en fevri şekilde kınanıyor.

Bir de verilen sözlerin tutulması var. “Bakarız hallederiz” sözünden ve oyalanmaktan hoşlanmıyor. Olabilecek bir şeyin oyalanmadan, dolandırılmadan yerine getiriilmesi arzu ediliyor. Olmayacak bir talebin ise , “hayır, bu isteği yapmamız mümkün değil” denilerek geri çevrilmesi isteniyor.

Her şeyden önemlisi, belediye başkanları kendisini sorguya çekmeli. Partisinin oyu kendi oyundan nasıl oluyor da yüksek çıkıyor., Yada  kendisi neden az oy alıyor. Ben nerede hata yapıyorum? Diyebilmeli.

Bu soruların cevabı ancak  objektik değerlendirmelerle bulunabilir. Doğruları söyleyebilen, samimi ve gerçek dava adamlarıyla istişarelerde ortaya çıkarılabilir.

Belediye başkanları kamuoyunun çok iyi bildiği bazı gerçeklerin, yakın çevresi tarafından kendisine gösterilmediğini, gösterilmek istenmediğini maalesef bilmiyor, yada bilmek istemiyor.

Türkiye’nin AK Parti’ye ihtiyacı var. Bu ihtiyac daha uzun seneler devam edecek. Son 10 yılda ülkeyi ayağa kaldıran bir başbakan ve ekibi var.

Bu çabalara yerel yönetimlerinde destek vermesi gerekiyor.

Önümüzde çok önemli seçim süreci var.

Yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı seçimleri ve genel seçimler.

Türkiye’nin kaderini belirleyecek bir sürece giriyoruz.

Herkesin şapkasını önüne koyup düşünmesi gerekiyor.

Türkiye’nin menfaatleri, Anadolu insanının geleceği söz konusu.

Bu iyiye gidişe parti içerisinden köstek olunmasına, çelme takılmasına müsaade edilmemeli.

Yoksa kaybeden Türkiye olur.

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.