AHMET ÜNLÜ'YE BOMBA GÖNDERME!
Ahmet Ünlü'nün gündeme gelme başarısını değerlendiren Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, "Çocuklarımızı “okulların” yetiştirdiğine dair o kolaycılık hepimiz için çok rahatlatıcı. Ve maalesef hayır." dedi ve önemli bir konuya değindi.
28 Eylül 2021 Salı 15:20
Ahmet Ünlü'nün, bir televizyon yayınında imam hatip okullarına ve ilahiyat fakültelerine doğrudan operasyon çekince elbette tam da arzu ettiği gibi gündeme oturduğunu ifade eden Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, "Mantıksız, haksız, kolaycı" başlıklı yazısında, "Mesele gündeme oturmak olduğunda Ahmet Ünlü’nün sadece Demet Akalın ve Hande Yener’le yarışacağını, bu yarışı da rahatlıkla kazanacağını düşünüyorum. Öyle bir gündeme oturma başarısı var adamın." açıklamasında bulundu.
"Benim bugünkü meselem başka" diyen Kılıçarslan, "Ünlü’nün imam hatip çıkışının ardından sosyal medyada bir takipçimle ilginç bir yazışma yaşadık. Bugünkü meselem o." diyerek şunları aktardı:
"Takipçim dedi ki “İsmail abi, adam haksız mı? İmam hatiplerde hadis inkarcısı, tarihselçi, sünnet karşıtı hocalar yok mu?” “Bilmem, vardır herhalde” oldu cevabım. Beklediği cevabı alan takipçim “e peki var olduklarını kabul ediyorsun da devletimiz bu konuda niçin bir şey yapmıyor?” diye sordu bu kez. İlk anda da son anda da mantıksız, haksız ve kolaycı bir soru bu."
Kılıçarslan, "Mantıksız, çünkü imam hatip okullarını ve ilahiyat fakültelerini yargılayacaksak öncelikle “müfredat” üzerinden yargılamamız gerekir. Bu okulların müfredatlarında Türkiye dindarlığının ana aksı olan “Ehli Sünnet” aksının hilafına unsurlar var mı? Örneğin bu müfredat kelam derslerinde “doğrusu budur” diye Ehli Sünnet kelamı öğretmiyor mu? Hadis derslerinde Kütüb-ü Sitte omurgasının dışına çıkıp “sahih hadisler bunlardır” diyerek Şia kaynaklı hadisleri mi öğretiyor çocuklarımıza?" dedi.
"Aklı ve vicdanı olan, bu okullara operasyon çekme derdinde olmayan herkesten alacağımız cevap “olur mu yahu öyle şey?” cevabı olur." diyen Kılıçarslan, "İmam hatip okullarının da, ilahiyatların da müfredatlarının “Sünni akla uygunluk” bakımından bir sıkıntısı yoktur. Yeterliliği ve yetersizliği ise başka bahistir. Seneler içerisinde tartışılagelmiştir. Bana kalırsa sadece “usul” öğretilmelidir bu okullarda. Bir başkası “hadis” ağırlığı ister, bir diğeri “fıkıh” ağırlığı." değerlendirmesinde bulundu.
"Soru haksızdır da aynı zamanda." diyen Kılıçarslan, "Çünkü devlet, devletliği gereği yeterli şartları tutturan, yeterli puanları alan öğretmenleri diğer okullara atadığı gibi imam hatiplere de atamakla mükelleftir. “Sen tam Ünlü’nün istediği öğretmensin, seni alalım; sen hadislere tenkitli bir yaklaşım içerisindesin, seni okula almayız” demez devlet, diyemez. Devletliği bakımından diyemez. Fakat bu öğretmenleri müfredatı anlatıp anlatmadıkları cihetiyle soruşturur. Kaldı ki “vardır herhalde” diyerek karşıladığımız, sayılarının son derece az olduğunu tahmin ettiğimiz hadis karşıtları, tarihselciler falan çocuklarımızı etkiliyor da sayıca kalabalık, anlayışça sağlam Sünni öğretmenler çocuklarımıza ulaşamıyorsa memlekette ne kadar Sünni alim varsa alayına “yuf” olsun." açıklamasında bulundu.
"SAYILARI DA ETKİ ALANLARI DA ERİŞİMLERİ DE AZ"
Kılıçarslan, "Fakat tabii ki böyle bir şey yok." diyerek, Ünlü ve benzerlerinin çizdikleri manzarayı niçin çizdiklerini az çok tahmin ettiklerini, "Distribütörlük derdi onlarınki. Memlekette hadis karşıtlığı da artmıyor, deizm de coşmuyor, tarihselciler de fink atmıyor. Sayıları da, etki alanları da, erişimleri de az. Fakat tabii ben de distribütör olsam malımı satmak için feryad-ı figan koparırım. Bundan 4-5 yıl önce alttan alta “Reis’in etrafını da İslamoğlucular sarmış” propagandasını kimlerin yürüttüğünü ve amaçlarının hangi alanları açmak olduğunu az çok biliyorum, hatırlıyorum yani." dedi.
ÇOCUKLARIMIZI OKULLAR MI YETİŞTİRİYOR?
"İlgili soru aynı zamanda “kolaycı” da bir sorudur." diyen Kılıçarslan, "Açık konuşmak gerekirse çocuklarımızı “okulların” yetiştirdiğine dair o kolaycılık hepimiz için çok rahatlatıcı. Ve maalesef hayır. Çocuklarımızı okullar yetiştirmiyor uzun süredir. Öyle olduğunu düşünseydim kızımı 8 yıldır okuduğu okuldan 800 kere falan alır, onu yetiştirecek bir okul arardım. Çocuklarımızı YouTube ve türevleri yetiştiriyor artık. Bununla nasıl baş edebileceğimize dair fikirler geliştirmek yerine, ebeveyn olmayı denemek yerine imam hatip okullarındaki üç tane hadis karşıtı üzerinden bu okullara operasyon çekmeye kalkışıyoruz bizse." değerlendirmesinde bulundu.
"Sıkıştığımız yer burası." diyen Kılıçarslan, "Buradan çıkmak da bizim elimizde. Ama buradan ve bu şekilde olmayacak işte. Buradan sadece “komik videolar” çıkıyor, çocuk eğitimi değil. Hala mı anlamayacağız?" diye yazdı.
KAYNAK: YENİ ŞAFAK-HABER7
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.