6 MİLYON İNSANA EZİYET!
İstanbul'un iki yakasını bir türlü biraraya getiremiyoruz.
Avrupa ve Anadolu olmak üzere iki yakadan oluşan dünya kenti İstanbul'da bir yakanın mağduriyeti yıllardır giderilemiyor. Mağdur olan taraf kuşkusuz Anadolu Yakası’dır.
İstanbul’un Avrupa Yakası, tarihi, kültürel ve turizm zenginliğiyle, medeniyetlere başkentlik etmesiyle, Osmanlı gibi bir dünya imparatorluğuna başkentlik etmesiyle doğal olarak ciddi bir avantaj elde etmiştir.
Cumhuriyet’ten günümüze kadar olan yatırımlar da İstanbul’un Avrupa tarafına yapılarak, avantajlara yenileri eklenmiştir.
Üniversiteler, kongre merkezleri, büyük işletmelerin merkezleri, sağlık yatırımları ve sanayi bölgeleri hep Avrupa Yakası’nda konuşlanmıştır. Anadolu Yakası ise hep görmezden gelinmiştir.
Nüfusu 15 milyona dayanan dünya kenti İstanbul’un Anadolu Yakası’nda ikamet edenlerin sayısı 6 milyona yaklaşmışken yatırımlar görmezden gelinmiştir.
Daha 7 yıl öncesine kadar Anadolu Yakası’nda 5 yıldızlı bir otel yoktu.
Sistem Anadolu Yakası’nı bir otel olarak algılamış, insanlar sabah Avrupa Yakasına çalışmaya, akşamda Anadolu Yakası’na gecelemeye gelmiş.
Her iki yaka arasındaki yatırım dengesizliği, başta trafik olmak üzere bir çok sorunu da beraberinde getirdi. Sabah saatlerinde köprülerin Avrupa Yakası’na gidiş yönü tıkanırken, akşam saatlerinde de AnadoluYakasına geliş istikameti tıkanıyor. İnsanların ömrü yollarda geçiyor. Günlük 5-6 saat yollarda çile çektiriyoruz insanlarımıza.
Maalesef şimdiye kadar yapılan yatırımlar her iki yamanın nüfusuna orantılı gerçekleştirilmedi.
Hep şunu sorarım, “ Anadolu Yakası’nda niye bir fuar alanı yok. Niye bu konu görmezden gelinir ve adım atılmaz” Diye. Her yıl milyonlarca insanın ziyaret ettiği CNR ve TÜYAP fuarları Avrupa Yakası’nda yapılmaktadır. Neden böyle organizasyonlar Anadolu Yakası'nda da yapılmaz ve milyonlarca insan yollara dökülmeye zorlanır, zahmete sokulur.
Çok mu zordur? Anadolu Yakası’nda bir fuar alanı kurmak. Yada TÜYAP ve CNR’nin etkinlikleri bir kezde Anadolu Yakası’nda yaptırmak.
Geçtiğimiz günlerde TÜYAP Kitap Fuarı vardı. Her zamanki gibi Beylikdüzü’ndeki yerinde yapıldı. Beylikdüzü neredeyse, İstanbul’un Trakya sınırlarına merhaba dediği noktada noktada kuruluyor. Bizim bölgemiz, Tuzla, Pendik ve Kartal’a olan uzaklığı 60-70 kilometre. İster toplu taşımayla, ister özel araçla seyahet edilsin gidiş süresi ortalama 2-2.5 saat. Dönüşünü de hesapladığınızda 5 saat ediyor. Trafik çilesi de cabası.
Yaşadığınız kentteki çok önemli bir fuara ulaşabilmek için 5 saat trafik çilesini göze almak zorunda bırakılıyorsunuz. Bunun yanına park sorununu da eklediğiniz de 6 saat ediyor.
Anadolu Yakası’nda yaşayan 6 milyon insana bu reva görülmemeli, bir an evvel harekete geçilip mağduriyet ivedilikle giderilmeli.
Aslında bu mağduriyeti gidermekte oldukça basit. Yeter ki irade ortaya konulabilsin, karar verme noktasında olanlar bu işi başarmaya azm etsinler.
Tuzla Akfırat’ta milyonlarca dolar harcanarak formula 1 pisti yapıldı. Pistte yalnızca bir kaç yıl yılda 3 gün olmak üzere F1 organizasyonu gerçekleştirildi. Daha sonra zarar ediyoru gerekçesiyle organizatör firma yarışları Türkiye’den çekti. Güzelim pist bom boş duruyor. Yalnızca hız tutkusunu tatmin etmek için arabasına ve cebine güvenenlerin kendini tatmin etiği bir mekan haline geldi.
Şimdi; F1 pisti pekala bir fuar alanı olarak organize edilebilir. Bunun için alanda, altyapıda müsaittir. Ulaşım akslarına yakın olması hasabiyle, kolaylıkla ulaşımın sağlanacağı bir bölgededir. Biraz gayret ve biraz da yatırımla, Anadolu Yakası’nın fuar alanına dönüştürülebilir. CNR’da, Auto Show’da, TÜYAP’ta ve diğer fuarlarda burada gerçekleştirilebilir.
Fena mı olur?
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.