3 YILDA 4 AMELİYAT OLDU! ŞİMDİ TEK KORKUSU VAR: COVİD-19!
Dünyaya geldiğinde ‘mor bebek’ti. Minicik kalbinin yarısı yoktu ve yeterli kan pompalayamıyordu. Uzun yaşasın, hikayesiyle umut olsun diye ismini; Çınar Umut koydular…
28 Ocak 2021 Perşembe 15:16
“MOR BEBEK” ÇINAR UMUT,
HAYATA TUTUNDU!
MİNİK KALBİ 3 YILDA 4 AMELİYATLA DÜZELTİLDİ
6 günlükken ilk ameliyatını oldu. 3 yaşına 4 ameliyat sığdırdı! Şimdi Covid-19 bulaşmasın diye evde izole bir hayat sürüyor! Sağlığına kavuşan Çınar Umut için annesinin tek bir hayali var; “Pandemi bitsin, Çınar Umut parka gitsin!”
Çınar Umut bebek, 4 Nisan 2017’de “hipoplastik sol kalp sendromu” olarak tanımlanan ağır bir kalp sorunuyla dünyaya geldi. Kalbin kuvvetli kısmı olan sol yarısı hiç gelişmemişti. Acilen ameliyat olması gerekiyordu. Ambulans helikopterle İstanbul’a getirildi. Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Rıza Türköz ve ekibi tarafından henüz altı günlükken Norwood operasyonu olarak isimlendirilen bir ameliyata alındı; kalbinden çıkan aort damarı genişletildi, akciğerlerinde kan dolaşımı sağlamak için kalpten akciğere yapay damar yerleştirildi. Bu operasyondan sonra kaygılı bir bekleyiş başladı. Zira, ilk operasyon sonrası istenilen düzelme sağlanamazsa, geri dönüş şansı yoktu! Ama Çınar Umut’un kalbi direndi. 2018 yılında 2 kez ameliyat oldu; 2 yıl bekledikten sonra da son ameliyatına girdi. 3 yılda 4 ameliyat sonrası Çınar Umut, hayata tutundu! Kalbi yorulmasın diye ilk iki yıl yalnızca ameliyat ve doktor kontrolü için evden çıkarılan Çınar Umut, şimdi de pandemi nedeniyle bir gün bile gidemediği çocuk parkında özgürce koşup oynamak için bekliyor!
Pandemi bitsin, çocuk parkına gitsin!
Çınar Umut’un anne ve babası Ece - Hasan Çubukçu ise çok zorlu bir süreç yaşadıklarını nihayet 4. ameliyatının ardından oğullarının sıkı sıkı yaşama tutunduğunu belirtiyorlar. 3 yıl içinde geçirdiği ameliyatların ciddiyetini bilerek, enfeksiyon kapmasın ve kalbini yoracak hareketleri yapmasın diye azami dikkat ettiklerini belirten Ece Çubukçu yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Pandemi sürecinden önce de çok dikkat ediyorduk Çınar Umut’a. Gündelik hayatımızı bile onu korumak üzere şekillendi. Şimdi bir de pandemi var; neredeyse bir yıldır ne kimseye gidiyoruz, ne kimseyi kabul ediyoruz eve. Evde tam bir izolasyon hali yaşıyoruz. Düşünün doktor kontrolü ve ameliyatlar dışında, Çınar Umut dışarı evden dışarı çıkmadı, çocuk parkına bile götüremedik. Bir arkadaşı olmadı! Şimdi tek bir hayalimiz var; pandemi bitsin, Çınar Umut’la parka gidelim, onun oynamasını saatlerce seyredelim istiyoruz! Ama biliyorum ki, Çınar Umut gibi, kalp hastası olan yüzlerce çocuk ve onların aileleri var. Onlar da bizim gibi, aynı hayali kuruyorlar.”
Zayıf kalbi, güçlendirildi
Çınar Umut’un tüm ameliyatlarını gerçekleştiren Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Türköz, yapılan Fontan adı verilen hayat kurtarıcı yöntem hakkında da şunları söyledi: "Normal bir kalp iki pompadan oluşuyor. Ancak Çınar Umut gibi çocuklarımızda maalesef ki, iki pompa yerine tek pompa ile oluyor. Yani bir nevi ‘yarım kalp’ diyebiliriz buna. Bu da kalbinin yeterli çalışmaması, vücuda giden kan miktarının çok az olması anlamına geliyor. Müdahale edilmezse, ölümcül bir sorun bu. Biz ameliyatla kalbin akciğere giden pompa kısmını tamamen kaldırıyoruz, bu pompayı sadece vücudunda kan atan kısma bağlıyoruz. Böylece, kalbi daha fazla yeterli kanı pompalayabiliyor”
Kalbinde tek pompa olan çocukların ameliyatlarının çok riskli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Türköz, ‘Fontan’ cerrahisi adı verilen ameliyatla, bu çocukları hayata bağlayabildiklerini vurguluyor. Ancak doğumundan sonra birden çok ameliyat ve tüm tedavi boyunca yakın doktor kontrol gerektiriyor. Umut Çınar’ın ameliyat süreçlerinin başarıyla tamamlandığını ve bundan sonra başka bir ameliyat gerektirmediğini belirten Prof. Dr. Türköz “Çınar Umut’a çok zayıf bir kalple uzun bir yaşam süresini sağlandı. Fontan adını verdiğimiz ameliyat yöntemi sayesinde müdahale edilmezse yüzde 95 ölüme gidecek süreç değiştirildi. Ama şunu söylemek gerekir ki, hayatı boyunca hiçbir zaman kendisini yoracak beden eğitimi dersi ya da spor gibi aktivitelere katılamayacak." diyor. Kaynak:Duyuru Gazetesi
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2012 Duyuru Gazetesi
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.