10 YIL SONRA PENDİK!

10 sene öncesinde Türkiye’de özelde de Pendik’te bugünkü gelişmelerin olacağını tahmin edemezdik.
Darbe söylentileri, ekonomik kriz ve muhtıraların havada uçuştuğu dönemlerden bugünlere.
Gelişmeleri takip edebilmek için yalnızca televizyon izleyip, okumak yetmiyor, gezmek, dolaşmak gerekiyor.
Kurban Bayramı’nın ikinci günü Şehzadeler şehri Amasya’ya sıla-i rahim niyetiyle gittik. Önceleri 11-12 saat süren bu yolculuk şimdi 6 saate kolaylıkla tamamlanabiliyor.
İstanbul’dan Çankırı’nın Çerkeş ilçesine kadar yollar, otoban ve duble olarak inşa edilmiş. Çerkeş’ten Kastamonu’nun Ilgaz ilçesine kadar olan yaklaşık 90 kilometrelik kısım ise henüz tamamlanmamış.
Ilgaz’dan itibaren Samsun’a kadar olan bölümde ise duble yol çalışmaları bitirilmiş durumda.
Çerkeş ve Ilgaz arasındaki bölünmüş yol tamamlandığında İstanbul’dan Artvin’e kadar otoban ve bölünmüş yollardan gideceğiz.
Annemle babam evlendikleri yıl olan 1965’te Artvin’den İstanbul’a bir haftada geldiklerini anlatırlardı.
Şimdi ise Artvin’den İstanbul’a otomobil ile 14 saate gelmek mümkün.
Nereden nereye.
Yol medeniyettir sözü boşuna söylenmemiş.
Türkiye’deki bu hızlı dönüşüm, yaşadığımız bölge olan Pendik’i de etkiliyor. İlçe başdöndüren bir hızla değişiyor ve gelişiyor.
1990’ların başlarında cadde ve sokakları çamur içerisinde olan, her türlü alt ve üstyapıdan yoksun olan Pendik bu gün geldiği nokta itibarıyle adından sıkca sözettiriyor.
Belki o yıllarda Pendikliyim diyenler yada Pendik’te ikamet ettiğini dile getirenler, bu ifadeleri çekinerek söylüyorlardı.
İstanbul’un varoşu, yada ötede bir köy algısı uyandırıyordu zihinlerde Pendik.
Üstelik bu ifadeyi henüz 2007 yılında bir akademisyen dahi kullanmaktan çekinmiyordu.
NTV’nin EKODİYALOG programı için ilçeye gelen ekonomist Prof.Dr.Asaf Savaş Akat, canlı yayındaki konuşmasında, “Pendik benim köyüm. Köyüme gelip sizlerle beraber olduğum için çok mutluyum.” diyebiliyordu.
(Asaf Savaş Akat Pendik’ten evli ve kayınpederi ilçede ikamet ediyor.)
Düşünebiliyormusunuz; bir akademisyen, 600 bin nüfuslu bir ilçeye, hemde 2007 yılında köy diyebiliyordu.
Bu tür sözlere sıklıkla rastlayabiliyorduk.
Bostancı’da, Caddebostan’da  yaşayanların da Pendik’le ilgili kanaatlerinin aynı olduğunu söylersek hata etmiş olmayız.
Pendik’in önünün ve ufkunun açılmasındaki en büyük etken Uluslararası Sabiha Gökçen Havalimanıdır.
Bunu sırasıyla F1 pisti, beş yıldızlı oteller, marina, alışverişmerkezleri, Marmara Üniversitesi Hastanesi takip etmektedir.
Kurtköy, Yenişehir ve Çamlık Mahalleleri’ndeki modern yapılaşmada bunlara ilave edilebilir.
Şimdi ise Teknopark İstanbul.
Sabiha Gökçen Havalimanı’nın yanına inşa edilecek olan teknopark, savunma sanayi ve yerli uçak üretimi için arge üssü olacak. 900’den fazla firma faaliyet gösterecek ve 18 bin uzman ve nitelikli AR-GE personeli çalışacak.
Önümüzdeki 5 yılda ilçedeki beş yıldızlı otel sayısının 20’ye çıkacağı tahmin ediliyor.
Çamlık Mahallesi’ne özel Acıbadem Hastanesi kalitesinde iki dev özel hastane inşa ediliyor.
Bundan sonraki en önemli projelerin başında kentsel dönüşüm gelmektedir. Hızlı ve kaliteli bir kentsel dönüşüm şehrin yapı kalitesini artıracaktır.
Gecekonduların yerine modern konutların inşa edildiğini görmek, kaçak  ve ucube yapıların yerine nitelikli konutların yükseldiğini görmek herkesi mutlu edecektir.
Tüm bu gelişmeler Pendik’i önemli bir merkez haline getirecektir.
Belki de ülkenin en önemli kongre merkezlerinden birisi haline gelecek Pendik.
Belki de ülkenin en önemli sağlık merkezlerinden birisi haline gelecek.
Belki de ülkenin en stratejik bölgesi olacak Pendik.
Belki de ülkenin yaşamak için en çok tercih edilen yeri olacak.
Belki de.
Allah ömür verirse 10 sene sonra hep birlikte göreceğiz.